Sırayı gözetseydik “Çözüm Süreci’nin”
tarihi temellerini yazmamız gerekirdi. İzninizle ilgili yazıyı bir gün tehir
ederek pazar günü Samsun Merkez (İlkadım) Anadolu İmam-Hatip Lisesi’nin
bahçesinde SAMİMDER tarafından organize
edilip gerçekleştirilmiş
“İmam-Hatipliler Pilav Günü’nü”
yazmak istiyoruz.
Genelde okulların mezunlarının bu tür
etkinlikleri hatıra tazeleme günü olarak kabul edilir. Ancak İmam-Hatiplerde
“hatıra tazeleme” günü olarak farklı algılanır. Samsun 19 Mayıs Lisesi mezunu
olsam bile dışarıdan İstanbul( Çarşamba-Fatih) İmam-Hatip Lisesi mezunu olduğum
için bu içtimaları imkanlarım ölçüsünde kaçırmak istemem.
Pazar günü bu içtimalardan biri
gerçekleştirilmiştir. Hem sorunlar konuşuldu, hem de hatıralar tazelendi.
Organizasyon güzel ve sade idi. Mehteran konser vererek tarihleştirdi.
Toplantıyı yöneten Cengiz Çelik Bey ile ev sahibi konumundaki Abdulkadir Yeşil
beyler de güzel yönettiler ve güzel
konuştular.
Plaket dağıtımı öncesinde konuşma
yapan SAMİMDER Başk. Sn.Abdülkadir Yeşil Bey kısa ve öz konuşmasıyla
Samsun’daki İmam-Hatip sorununu dile getirdi. Başta Sayın Valimiz olmak üzere
yetkililerden biraz daha duyarlılık beklediklerini ifade ettiler ve ümitli
konuştular.
Plaket dağıtımı sırasında İlkadım
Belediye Başkanı Sayın Erdoğan Tok,” organize ettikleri eğitim kampüsünde
İmam-Hatip” sözünü verirken, Canik Belediye Başkanı Sayın Osman Genç de
Samsun’un ve bölgesindeki “İmam-Hatip okulu sorununu dile getirerek çözümün
adreslerini” gösterdi.
İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Aytekin Girgin
de “ sorunların ehil ellerde bulunduğunu ve güvenmelerinin gerektiğine inanılmasını” istedi ve Aşık Veysel’in
dizeleriyle birlik mesajı verdi. Eski müdürlerden Sayın Beşir Toprak Hocamız da
geçmişteki zorluk ve ümitsizliklerin ve bugün gelinen noktadan söz etti.
Türkiye ve dünya eski Türkiye ve dünya
değildir. Çocuklar da eski çocuk değildir. Müdür Vekili’nin ifadesine göre
şimdiye kadar İlkadım Anadolu İmam-Hatip okuluna kaydolmuş yaklaşık 38 bin öğrenciden ancak
10836’sı mezun olabilmiştir. Bu da yaklaşık % 28’dir. Okula kaydolmuş her üç
öğrenciden fazlasıyla ikisi mezun olamamıştır. Bunun vebali kimindir? Bu
okullarda görev yapan yönetici ve öğretmenler bu sorunun cevabını verebilirler
mi? Vebalinin altından mahşerde kalkabilirler mi?
İmam-Hatipleri bekleyen en büyük
tehlikelerden birisi öğretmen ve yöneticilerle birlikte aidiyet duygusu ile kurum kültürünün zayıflığıdır. Bunlar da
konuşulmalıydı diye düşünüyoruz. İmam-Hatiplilerin aidiyet duygusu aynı zamanda
misyonlarını ifade edecektir. Kurum kültürleri de aksiyonlarının ilkelerini
oluşturacaktır. Kurum kültürünün oluşmasında en temel etken yöneticilerdir.
Oysa İmam-Hatipler, bu noktada büyük bir
tehlike ile karşı karşıyadırlar. Bu noktada gerekli düzenlemelerin yapılması
dileğiyle selam ve sevgiler…
/Mustafa
GENÇ
24.06.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder