Büyükşehir Belediye Başkanımız Yusuf Ziya
Yılmaz'ın Tarihi Kentler Birliği
Başkanlığına seçilmesine, Samsunlu bir
gazeteci olarak pek sevindim. Dünya'da çalıştığım yıllarda Tarihi Kentler
Birliğinin oluşmasına büyük katkılar veren Prof. Dr. Metin Sözen'in
başkanlığında Tokat'ta yapılan bir toplantıya katılmıştım. Metin Hoca'nın
Safranbolu'nun koruma altına alınması ve bir dünya mirası olarak kabul edilmesi
için verdiği mücadeleyi bilenledenim. Metin Hoca sayesinde birçok kentimizdeki
tarihi ve kültürel varlıklarımız hak ettikleri değeri bulmuştur. Sadece
Safranbolu değil, bir çok tarihi kent özelliğine sahip şehir, Metin Hoca'ının
çabaları sonucu önemli kazanımlar elde etmiştir.
Tokat ve Amasya bu şehirlerden bazılarıdır. Peki
size sorarım. Samsun, 'Tarihi Kent'
midir? Safranbolu, Beypazarı ve Kastamonu gibi şehirleri düşündüğümde Samsun'un
tarihi bir kent olmadığını söyleyebilirim. Amazon safsatasına inananlar, Samsun'u tarihi kent sayıyorlarsa onlara da gülerim
anca. Amazon hikayesi koca bir yalandır çünkü. Amisos hazinleri de bizi tarihi
kent yapmaz. Zira, Amisos hazineleri müzelik emtia özelliğinden öte bir değer
taşımaz. Keşke tarihi bir kent olabilseydik.
Daha iki gün önce Samsun Medyasının gündemine bir
haber düştü. Kale duvarlarının üstüne cami inşaa etmişiz. Bir iki eski cami ve
yıkılmaya yüz tutmuş eski bina bizi tarihi kent yapmaz. Bunu iddia etmek sadece
egomuzu tatmin eder. Bize bir değer katmaz yani. Biz eğer turizmden gelir elde
edeceksek başka değerlerimize sahip çıkmalıyız. Misal. Kuş Cennetinin bir dünya
mirası olduğunu bu şehirde kaç kişi biliyor?
Ve bu insanlık mirasının bu günlerde bir inat uğruna yok olmakla karşı
karşıya kalındığından bu şehirde kaç kişinin haberi var?
Samsun sahilindeki kumsalın özelliğine ve
güzelliğine bu ülkede kaç şehir sahip. Allah'ın bize bir lutfudur bu güzellik. Ve
fakat Biz elbirliğiyle bu güzelliği yok etmeye çalışıyoruz. Bu durumdan kaç
kişinin haberi var sormak isterim. Aralarında 'Direnen Kadın' Melike Özman'ın
bulunduğu birkaç iyi niyetli insanın dışında kaç kişi kumsalımıza sahip
çıkılmasını istiyor. Büyükşehir Belediye Meclisinde geçen hafta oylama vardı. Meclis
ikiye bölünmüştü bu hususta. Sahilde Büyükşehir Belediyesinin yapmak istediği
uygulamanın projesi oy çokluğu ile geçti. Büyükşehir'in yapmak istediğini doğru
bulmadıklarını bildiğim ama yine de karara karşı çıkmayan meclis üyelerine
sormak isterim. Bu sorumluluğu nasıl kabul ediyorsunuz?
Tarihe ve insanlığa karşı sorumlusunuz unutmayın! Şimdi
buradan soruyorum, Samsun Kumsalını ve devamında Kuş Cennetini yok edeceğine
inanılan Büyükşehir Belediyesinin bu projesine 'Evet' diyen Vezirköprü ve Ladik
Belediye Başkanlarına şunu söylemek isterim. Umarım ve dilerim bizim
kumsalımıza vurulan kazma sizin sokak sağlıklaştırma projesine katkı sağlar. Bu
da belki yüreğinizin soğumasına yol açar. Tarihi Kentler Birliği Başkanlığına
seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'da, bu ünvanın kendisine
verilmiş ödül algısı uyandırmasını dilerim. Ve yine umarım ve dilerim ki;
Tarihi Kentler Birliği Başkanı olmak bizim başkana tarihi ve tabii varlıkların
değerini ve bunun gerektirdiği sorumluluğu da bir kere daha hatırlatmış olur.
/Ragıp GÖKER
26 Mayıs 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder