Yazılanlardan yola çıkacak olursak
Cezaevi Müdürü de, Umar'ın kaçırılışını sayım da eksik çıktıktan üç gün sonra
Emniyet'e bir yazıyla bildirme gafletinde bulunan Yönetim Kurulu oluyor... Öyle
bir Operasyon ki, " Kurtlar Vadisi"nde senaryo olur... "Tesislerin
arka kapısına iki araç yaklaşır.Tel örgüler üzerinden atlayan Umar,
gardiyanlardan alınan destek ile eşyalarını da araca yükler ve gecenin
karanlığından yararlanarak sessizce ve hızla uzaklaşır" Ben uydurmuyorum,
Samsunlulara servis edilen haberler bunun gibi...
Oysa gerçek şudur; "Umar tesisten
kaçırılmadı. Adam kendiliğinden normal bir şekilde tesislerin ana kapısından,
elini kolunu sallayarak çıkıp gitti" Kimsenin görüntü, mörüntü sildiği de
yok! Gidin bakın... Umar'a içeriden tek bir kişi bile
yardım ve yataklık yapmadı. Kimsenin günahını almayın. Kimseyi de töhmet ve zan
altında bırakmayın...
Adamlar 5 aydır evlerine ekmek
götüremiyorlar, tüp alamıyorlar, çocuklarına harçlık veremiyorlar, fedakarca
hizmet etmeye devam ediyorlar... Üstüne üstlük bir de ihanetle suçlanıyorlar...
Hangi vicdana sığar bu itham ? Üstlendiğiniz yöneticilik görevini layıkıyla
yapsaydınız, yani Umar'ın gitmesini önleyecek parayı verseydiniz tüm bunlar
yaşanmazdı...
Kapı açılmıştır... Kimse kaçmasın
istiyorsanız,"Zincirleri artırın, Kilitleri kapatın ki, çıkmasınlar
dışarı..." Sırasını bekleyen daha nice futbolcu
vardır... Adiloviç, M'bılla ve diğerleri gibi... Şimdi bunlar da gitse, NASIL GİTTİĞİ Mİ ? Yoksa, NEDEN
GİTTİĞİ Mİ ? önemlidir... Hadi söyleyin bakalım; Kulübe, hangisi zarar verir?
/
Resul AKÇAY
02 Aralık 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder