1 Ocak 2014 Çarşamba

Uzayıp Giden Demiryolları



Atatürk döneminin zor koşullarında Türkiye “yılda 200 kilometre demiryolu hattı döşemiş.” Sonra ihmal etmişiz. Hatta bazıları işletmeye kapatılmış. Tıpkı Cumhuriyetin yerli sermaye ile kurduğu ilk tesis olan Samsun-Çarşamba Demiryolu gibi.

Buhar makinesinin icadı ile Dünya yeni bir dönemece girdi. Bu makineler denizde ve karada her alanda süpürüp geçirdi ortalığı.

Kömürlerle çalışan trenler ve uzayıp giden demiryolları sanayi devrimini doğurdu. Bunu gören büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk; “ Endüstrileşmek, en büyük milli davalarımız arasında yer almaktadır. Çalışması ve yaşaması için ekonomik elemanları memleketimizde mevcut olan büyük, küçük her çeşit sanayi kuracağız ve işleteceğiz. ” dedi ve savaş biter bitmez ekonomik savaşa başladı.

Atatürk döneminin zor koşullarında Türkiye “yılda 200 kilometre demiryolu hattı döşemiş.” Sonra ihmal etmişiz. Hatta bazıları işletmeye kapatılmış. Tıpkı Cumhuriyetin Yerli Sermaye ile kurduğu ilk tesis olan Samsun-Çarşamba Demiryolu gibi.

Bugün dünya hızlı treni konuşurken, biz bırakınız yeni hatlar açmayı, mevcut hatlarımızı koruyup korumama konusunda tereddütler yaşıyoruz.

Korkularımız çok. Karayolcular ne der? Ya bizi dışa bağımlı kılan petrolü kullanan otomotiv sanayi ne der? Borç para verenler ne der?

Samsun’da Kutlukent Beldesi’ne Sanayi Siteleri kurulmadan önce Samsun – Çarşamba Tren hattı ağır aksak çalışıyordu. Sanayi hareketlenince kaldırıldı.

Azot ve Bakır İşletmelerine tahsis edilen 3-5 vagonlu bir tren servisimiz de vardı. Buralarda çalışan işçilerin getirilip götürülmesini, yani servisini yapardı bu trenimiz. Bunu yaparken de inen-binen olsun olmasın, her istasyonda mutlaka dururdu. Bu duraklarda durma işi de sanayi hareketlenince kaldırıldı. Hatta bu uygulamanın başladığı ilk gün, Örnek Sanayi Sitesi yerine Azot Sanayine kadar gitmiştim tren her istasyonda durmayınca…

Bir vatandaş olarak Samsun Gar Müdürlüğü’ne başvurmuş, “sanayi bölgesine düzenli sefer konulması” fikrimi iletmiştim. Oradaki bir yetkili gayr-i resmi olarak “Şu an duraklarda bile durmamız yasak. Bu iş bizi değil Ankara’yı bile aşar” demişti.

Şimdi çok daha iyi anlıyorum. Aşan bilir karı dağın ardını.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder