19 Mart Salı günü sitemize konu olan haberde ya da
bir başka yayın organında okumuşsunuzdur belki. İlimize Ordu'dan atanan Aile ve
Sosyal Politikalar İl Müdürü Murat Yıldırım, "Yaşlılara Saygı
Haftası" dolayısıyla Türkiye'nin değişmeyen kaderlerinden birinin altını
çizip bana göre de hayli önemli bir açıklama yapmış. Belli bir sistemin
sürdürüldüğü huzurevlerinde yaşlıların özgür olmadığını, toplumdan
koparıldığını söylemiş. Ve eklemiş:"Toplum içerisinde bir ev kiralayıp
hayatlarına orada devam ettirilmelerini sağlayacağız. Çünkü huzurevleri
yaşlıları toplumdan koparıyor. Bu bir gerçektir."
Öteden beri toplumsal ve sosyal sorunlarla
ilgilenen biri olarak gerçekten önemsedim bu sözleri. Umarım Murat Bey görev
süresinde bu arzuladığı çözümü getirir ve huzurevindeki yaşlılarımızı tecrit
edilmiş görüntüsündeki yaşamlarından toplumsal bir yaşama taşımayı başarır.
Ama ben şimdi, tam da "Yaşlılara Saygı
Haftası"nda, Müdürümüz Murat Yıldırım'ın sözlerinden hareketle bir başka
önemli gerçeği gündeme getirmek; sağlık kenti olma yolunda ilerleyen Samsun'da
eksikliği çok hissedilen bir 'gerçek'ten, GERİATRİ'den söz etmek istiyorum...
Yaşlı tıbbı, yaşlılık bilimi anlamına gelen,
yaşlılık dönemindeki sağlık sorunları ve bu sorunların tedavileriyle ilgilenen
tıp dalı olan GERİATRİ, henüz ülkemizde de yeni bir kavram. Vakfı bile 2001
yılında kurulmuş. Türk Geriatri Vakfı. Vakfın internet sitesinde "geriatri
şöyle tanımlanıyor:
"Hayatın ilerleyen yıllarında kişilerin
sağlığının korunması, hastalıklarının önlenmesi, toplumdan soyutlanmadan
yaşamlarını sürdürmelerini ve çok yönlü değerlendirmelere dayalı tedaviyi hedef
alan bilimsel uygulamaları içeren bilim dalı".
Ve birtakım bilimsel açıklamalardan sonra şöyle
özetleniyor, yaşlılar için niçin özel bir tıp dalı ve özel bir uzman ekip
gerektiği.
"Yaşlı bireylere yaklaşım, diğer branşlardan
biraz daha farklı olarak sadece tıbbi değil, aynı zamanda psikolojik,
sosyo-ekonomik, çevresel, ailesel vs. değerlendirmeleri de gerektirir. Bu
nedenledir ki, geriatrik değerlendirme, bir çok branşın birlikte çalışmasını
gerektiren bir yaklaşım olarak karşımıza çıkmaktadır".
Şimdi soralım kendimize. Hangimizin annesi, babası
yahut bir yakını sadece tek bir nedene bağlı olmaksızın yaşlılık yüzünden
hastalanıp ölmedi? Ve o süreci bizi çaresiz kendilerini acı içinde bırakarak
geçirmedi? Amiyane tabiriyle 'yatalak' olup bizi ortalamasına bile razı olduğumuz
bakıcıyı bulma telaşına düşürmedi? Ömründe eline tıbbi herhangi bir cihaz,
alet-edavat almamış aile üyelerini tıpkı bir hastabakıcı, bir hemşire bilgisine
sahip olma mecburiyetine getirtmedi? Ve hangimizi doktor doktor, hastane
hastane dolaşıp beşi bir yerde misali hekimleri, personeli bir araya getirme
aczinde bırakmadı?
Sağlık kenti olma yolunda ilerleyen Büyükşehir
Samsun'da hiçbir hastanede geriatri servisi yok. Bırakın geriatriyi, pek çok
sağlık kuruluşunda ilgili uzman hekim, yardımcı personel, bir tıp kuruluşuna
yakışır altyapı bile yok. Sonuçlanamasa da kayıtlara geçen şikâyetim olduğu
için yazmakta beis görmüyorum, üç yıl önce annemin rahatsızlığı sırasında ne
yazık ki öyle acı bir olay deneyimledik. Şehir merkezinde faaliyet gösteren
Akademi Tıp Merkezi'nin röntgen bölümünün yer aldığı bodrum katına tekerlekli
sandalyedeki bir hastayı indirecek ne bir asansör ne de bir eğim olmadığını
gördük. Bir sağlık kuruluşunda hem de röntgen için yapılmış bölüme inecek bir
hastanın tekerlekli sandalyede olabileceği nasıl düşünülmemiş, dahası o sağlık
kuruluşu nasıl ruhsat almış ayrı konu ama... düşünebiliyor musunuz, gençliğinde
her şeye özen gösteren bir yaşlı insanın tam da hasta olduğu bir anda,
"tıp merkezi" adında bir yerde, sağdan soldan yetişenlerin yardımıyla,
sandalyesi kaldırılarak, izin verse sırtlanmak istenerek taşınmak zorunda
kalışı nasıl bir duygu? Hissedilen acının yanı sıra insanı nasıl da aşağılayan
bir manzara...
Onun için ben kentimize yeni gelen Müdür Murat
Yıldırım'ın yaşlılarımızın çağdaş ölçüler içinde yaşam sürmesi arzusunu çok
önemsiyor ve ekliyorum: Çağdaşlıktan söz ediyor, "Samsun bir
büyükşehir" diyor ve bu şehri bir sağlık kenti yapmak istiyorsak;
hastanelerimize mutlaka GERİATRİ servisleri açmalı ve işin ehli uzman ekipleri
istihdam etmeliyiz! Aksi takdirde yaşlılarımızı daha çok doktor doktor
gezdirir, kendimizce bir uzman ekip oluşturmaya çalışır ve hastalarımızı
sandalyeleriyle birlikte sırtlarız...
Hiç yakışık alıyor mu?
/İlknur YAMAK
15.01.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder