16 Aralık 2013 tarihli YEREL SİYASETTEN GENEL
SİYASETE başlıklı köşe yazımın son paragrafını Yusuf Ziya Yılmaz’ın seçim
öncesinde projelerini açıkladığı bir konuşmasındaki söylemine atıfta bulunarak
aşağıdaki satırlarla bitirmiştim.
“Yusuf Ziya
Yılmaz Karayolu Bölge Müdürlüğü kökenli bir Belediye Başkanı. Mesleki donanım
olarak yıkıp açmak, yol, köprü viyadük yapan bir mesleki deneyimden geliyor.
Şimdi ise Çevreciliğe soyunmuş olacak ki 19 Mayıs Yörükler Kuş cennetini şehir
tarafından ve şehir hizmetinde kullanmak ve istifade edilmek için düşündüğünü
söylemiş. Bunun içinde ‘Kuş cennetinin sahilden bir yolla Samsun’a bağlamakla
ilgili bir çalışma yapıyorum’
demiş. Sonrasında ise bu çalışma da şu
anda oldukça tempolu bir şekilde Polis Okuluna 2 Km kadar yaklaştık. 2015’in
sonunda Kuş Cennetini artık şehir halkının Karayoluyla gidebileceği bir duruma
getireceğiz.’ Demiş. Aman Başkan bu iş Necipbey Caddesinin tarihi Bafra
girişini kapatmaya veya Saathane Bölgesinde yaptığın İmar planı ile Ticareti
yasaklamaya benzemez. Tepkileri çok daha büyük olur. Bu bir ilim meselesidir.
Açılacak böyle bir yol şayet Kuş Cennetini bir mesire yeri haline getirirse
ortada ne Kuşlar ne de Cenneti kalır. Bu uygulamadan önce Karayolculuğunu bir
tarafa bırakarak bu konuda ilgililerle ciddi bir şekilde bir araştırma yapın.
Yoksa bu ben yaptım oldu zihniyeti şehrin başına daha çok çoraplar örecektir.
Ne yaparsanız daha öncede söylediğim gibi Samsun isimli aynı teknenin
içindeyiz. Bu sebeple bir uyarı yapalım dedik.”
Seçim sonrasında Başkanın aynı konudaki ısrarı
üzerine Türkiye’nin sayılı sulak alanlarından biri olan Kızılırmak deltasını
koruma amacıyla kurulan Kızılırmak Deltası Gönüllüleri platformu ikinci
toplantısını Samsun Omtel Otel de yaparak Büyükşehir Belediyesinin inşaatına
devam ettiği sahil yolu projesinin deltaya etkilerini tartışmış, TEMA Vakfı
Samsun İl Temsilcisi Ömer Faruk Sönmez’in yönettiği ve katılımın yüksek ve
seviyeli olduğu bu toplantı da platform üyesi ve Ornitoloji araştırma merkezi
görevlisi Dr. Arzu Gürsoy Kızılırmak deltasına gideceği söylenen sahil yolu
projesinin Deltadaki doğal yapıya muhtemel etkileri konulu bir sunum yapmış, bu
sunumunda fotoğraflarla şimdiden doğal yapının bozulduğunu gözler önüne
sermiştir. Dr. Arzu Gürsoy özetle bu yol doğa adına bir çok şeyi beraberinde yok
edecektir demiştir.
Görünen o ki sayın Başkan bir çok konuda olduğu
gibi bu konuda da enine boyuna araştırıp ilgilerle istişare bile etmeden
“Düşündüm, projelendirdim, uyguladım bitti” çizgisinden uzaklaşamamaktadır. Bu
ben yaptım oldu mantığı yerine hemen her konuda ilgilerle ve taraflarla
konuları etraflıca inceleyerek karar aşamasına getirse bunda hem Samsun şehri
hem de kendisi kazançlı çıkacaktır.
Hele hele bu doğa konusunda yapılacak bir hata ile
doğaya zarar verilmesi halinde bunun dönüşü olmayabilir. Bu nedenle Başkandan
iş işten geçmeden yukarıda bahsettiğim toplantılarda ilgililerce ortaya konan
ilmi gerçeklere eğilmesini ve bunların ışığında bu projesini yeniden
değerlendirmesini dilerim.
/Yücel TÜRE
22 Nisan 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder