Yener Cabbar ve gazetenin ekibiyle
birlikte geçen hafta Samsun’un 14 ilçesini gezdik. Perşembe günüydü Ayvacık’tan
dönerken Kirazlık’ta yoğun trafiğe yakalandık. Yaklaşık 500 metre kadar olan
bir mesafeyi 40 dakika gibi bir sürede aldık. İşkence gibi bir şeydi. Şimdi
oraya Belediye Evleri’nin önündeki o ucubenin devamına 5 adet katlı yol yani
İndi-Çıktı yapacaklar. İnşaat ne kadar sürer bilemem. Yani bu çile daha ne
kadar sürecek o da belli değil. Bu çile bir tarafa ama ortaya çıkan görüntü
daha beter bir durum.
Bunu anlayabilmek için Belediye
Evleri’nin önündeki o ‘Ucubeyi’ düşünün. O size yetecektir. Dün gazeteye
SAM-SEV Başkanı Rüştü Arabaoğlu ile birlikte Mimar Ali İhsan Aka geldi. Konu o
ucubenin devamında yapılacak 5 adet İndi–Çıktı ile ilgiliydi. Terme’ye yapılmak
istenen santraller konusu da konuşuldu o ziyarette. Samsun halkının şehre
yapılmak istenenler karşısında takındığı vurdumduymaz tavır da konuşulanlar
arasındaydı.
Yener Cabbar, Rüştü Araboğlu’na o
ucubenin devamında yapılmak istenenlerle ilgili karar alınırken SAM-SEV olarak
bir şey yapıp yapmadıklarını sordu. O süreçte bütün meclis üyelerini aramışlar
ki; biliyorsunuz, 5 indi çıktı yapılabilmesi için Belediye Meclisinde karar
alınmıştı. ‘’Yapmayın, bunu kabul etmeyin, Samsun’a bu kötülüğün yapılmasına
izin vermeyin’’ demişler. MHP’li üyelerin tamamı o kararın görüşüldüğü oturuma
katılmışlar ve firesiz olarak ‘HAYIR’ oyu vermişler. Ama CHP’li bazı üyeler
bütün çağrılara rağmen o oturuma katılmamışlar. Katılmış olsalar ‘HAYIR’ demek
zorunda kalacakları için bir anlamda AK Parti’li Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz’a karşı çıkmamak için o karara ‘EVET’ demişler.
Şimdi o CHP’li meclis üyeleri ‘’Biz
kabul oyu vermedik‘’ diyebilirler ama onu benim külahıma anlatsınlar. Meclise
gidip ‘HAYIR’ oyu vermiş olsalardı o kararın alınmayacağını onlarda çok iyi
biliyor olmalılar. O karar niye kabul edildi? Bu soruyu sormadan, cevabını
doğru anlamak mümkün değil. Biliyor olmalısınız, Samsun’da transit geçiş için
bir kısmı yapılmış olan çevre yolunun devamı olan Doğu Çevre Yolu ile ilgili
bir projeden söz ediliyor.
Proje üç aşağı beş yukarı şöyle: Çevre
yolunun belediye evlerine dönen o bölümden itibaren Canik’in sırtlarını takip
ederek birkaç tünel marifetiyle birlikte Tekkeköy Kavşağına bağlanacak. Böylece
transit geçişte Belediye Evleri ve dolayısıyla Kirazlık falan pas geçilmiş
olacak. Pahalı olacağı gerekçesiyle projeyi bu şekilde yapmak bakanlığın işine
gelmiyor. Onun yerine Belediye evlerinin önündeki o ucubeyi ve Kirazlık’taki
devamını yapmak tercih ediliyor. Bu durum Samsun’a niye dayatılıyor? Ve bizim
belediye meclisimiz neden bunu kabul etmek zorunda kalıyor?
Bu durum, Türkiye’nin siyasi yapısıyla
doğrudan ilgilidir aslında. Şöyle ki: Bizim Büyükşehir Belediye Başkanımız ve
Meclis üyeleri gücünü halktan almıyor. Ya
kimden alıyor. Parti yönetiminden. Hal böyle olunca bir daha seçilme arzusu
nedeniyle siyasi ikbal düşüncesi Samsun’un genel menfaatlerinin önüne geçmiş
oluyor. Bizim Başkan gücünü liderden değil de halktan almış olsaydı Samsun o
ucubeyle ve onun devamında meydana gelecek görüntüyle muhatap olur muydu sorusu
hakla gelmiyor değil.
Bence gücünü halktan alan Yusuf Ziya
Yılmaz, Samsun’a bu kötülüğün yapılmasına izin vermezdi. O, izin vermeyince
bakanlık doğu çevre yolunu şimdiye kadar yaptırmış olurdu. Yener Cabbar, Rüştü
Araboğlu ve Ali İhsan Aka’ya son olarak şunu sordu: ‘’Şimdi ne olacak?’’ Şehrin
bu yapısıyla, yani bu vurdumduymaz halimizle devam ettiğimiz sürece onlarda bir
şey olmayacağını biliyorlar. Terme’de de o kirli yatırımlar başlatılacak. Bütün
bunların önüne geçmenin tek bir yolu var. Bir olmak. Birlik olmak. Aslolan
kişiler değil, gelecek kuşaklara miras olarak bırakacağımız Samsun’un gelecekte
nasıl bir şehir olacağıdır.
/
Ragıp GÖKER
02 Eylül 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder