Nükleer santralleri bilmiyorum. Teknolojileri
hakkında da bir bilgim yok. Ama Japonya depremindeki Fukuşima Nükleer
Santrali’nin yol açtığı felaketin izleri hala silinemedi. Ki; teknolojik
gelişimimizin Japon’lardan daha iyi olduğunu söyleyemez kimse. O bakımdan Mersin’deki Akkuyu bölgesi ile
Sinop’un İnce Burnu’nda yapılacak nükleer santraller, her türlü güvencenin
verilmesine rağmen ne yalan söyleyeyim beni korkutuyor. Nükleer santralin yanı
sıra birileri ayrıca Gerze’de de termik santral kurmak istemişlerdi.
Gerze halkı ‘’İstemeyiz’’ diyerek
direndi. O termik santrali yapamadılar biliyorsunuz Gerze’de. Ülkemizin
enerjiye ihtiyacı olduğunu ben de biliyorum. Kaldı ki, dört büyük hidroelektrik
santralinde üretilen elektrikle ulusal enerji ağına katkı veren bir şehiriz biz.
Birileri neye dayanarak söylediyse ‘’Samsun, Türkiye’nin enerji üssü olacak’’
diye. O tarihten sonra enerji sektöründe kirli yatırımcıları Samsun’da yatırım
yapmak için cesaretlendirmiştir. Aksi iddia edilse de bana göre Termik
Santraller kirli yatırımdır.
Tıpkı 6 numaralı fuel oil’le yani
bildiğiniz adıyla söyleyeyim bir nevi ziftle çalıştırılmak amacıyla kurulan o
mobil santraller gibi. Şimdilerde doğal gazla çalışıyor gerekçesiyle bizi
zehirlemediği söylenen o mobil santral ki sayıları ikidir. Yatırımcıları birçok
il ve ilçeden kovulmuşlardı, bütün malzeme ellerinde kalmışken birileri ‘’Gelin
şehrimizde kurun’’ diye davetiye çıkarmıştı kendilerine. Muradım geçmişte yapılan hataları
hatırlatmak değildir. Ama bugün termik santral kurmak için Terme’yi seçenler,
cesareti işte bu anlayıştan alıyorlar diye düşünüyorum.
Samsun, ülkemizin enerji geçiş üssü
olarak avantaj sağlasa bile ben bunu istemiyorum. ‘’Terme, termik santral
kurmak için bu ülkedeki en uygun yer’’ dedi. Terme’ye o termik santralleri
kurmak isteyen firmalardan birinin sahibi. Şimdilik iki firma çıktı ortaya ama
ben sayılarının artmasından korkuyorum. O kirli yatırım için Terme’nin seçilmiş
olması beni ürkütüyor. Hedef HALK’ın yayınları ve ESM Samsun Şube Başkanı
Müşvik Veysel Erdoğan’ın açıklamaları sonrasında Terme halkının başlangıçtaki
sessizliğini bozduğunu ve direnecek gibi bir görüntü vermesi beni
umutlandırmıştır. Bu sürecin akşamdan sabaha sonuçlanacağını düşünmüyorum.
Terme’ye o kirli yatırımı yapmaya niyetli olanlar, halkın direncinin en zayıf
olduğu anı kollayacaklardır. Zira iştahları kabarmış bir kere.
Dün manşetinden duyurduğu haberle
Greenpeace örgütünün de devrede olduğunu yazdı gazete. Bu çok önemli bir
gelişmedir. Greenpeace’in Terme’nin tehlikede olduğunu fark etmesi ve Terme
halkı ile birlikte direnecek olması umut verici bir gelişmedir. Terme Halkı, en
az Gerze halkı kadar direnebilirse ben Terme’nin kirli yatırımcılar için cennet
olmaktan çıkacağına inanıyorum. Diren Terme, galiba kurtulacaksın.
/
Ragıp GÖKER
11 Eylül 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder