Aile işletmelerinin en büyük
handikaplarından bir tanesi de işletme sahiplerinin her şeyi bir yerde ve bir
anda istemesi. Hemen şöyle örnekleyelim.
İşletmede herhangi bir departmana
çalışan alınmak istediğinde çalışandan beklenen modern deyimle “all in one”
olması. Yani bir kişi satış elemanı olarak alınmak istendiğinde kendisinden
beklenen satışın yanı sıra muhasebeden ve şirketin bazı diğer işlerinden de
anlaması. Dolayısı ile all in one’dan kastettiğim tam da bu.
Bu noktada üzerinde durulması gereken
bir diğer nokta ise çalışan maaşları. Klasik patron yaklaşımında ya da aile
işletmelerinde geleneksel yaklaşım şu. Patron işe alacağı kişiden önce
performans sonra maaş konuşuluyor. Hatta birçok mülakatta adaya “önce sen
kendini bir göster de maaş işi kolay” cümlesi büyük çoğunlukla sarfediliyor.
Halbuki birçok çok uluslu şirkette ya da büyük şirketlerde bu durum tam tersine
çalışıyor.
Yani adaya önce kariyer planlaması
sunuluyor ve ondan sonra da o plan dahilinde kişiden performans bekleniyor.
Aile şirketlerinde ise kişi işe alınıyor ve sonrasında da işletme sahipleri
acaba neden bu çalışandan verim alamıyoruz şeklinde oturup düşünüyorlar.
Patronlar kendi açılarından şu şekilde
haklı. Patron diyor ki kavun mu bu alırken iyi mi kötü mü olduğunu anlayayım.
Kavun alırken bile hata yapılıyorken biz işe insan alıyoruz. Aldığımız insan
hırlı mı hırsız mı nasıl bir adam olduğu belli değil. Dolayısı ile ben de
performansı göreyim ona göre karar veririm diyor.
Çalışan bakış açısı ile durum
değerlendirildiğinde, bambaşka bir bakış açısı ortaya çıkıyor. Çalışan diyor ki
“ne kadar ekmek o kadar köfte”. Bana patron ne veriyor ki benden ne istiyor. İşte
bu iki farklı bakış açısı durumu açmaza sokuyor ve işletme sahipleri ile çalışanlar
sürekli olarak karşı karşıya geliyorlar.
Peki bu mesele nasıl çözülecek? İlk
olarak personel yönetimi mantığından insan kaynakları mantığına geçişin olması
lazım. Basit olarak beraber çalışılan insanların sadece işgören olmadığı
aslında şirketin iç müşterisi olduğu gerçeği gözlerden kaçırılmamalıdır. İç
müşterisi memnun olmayan işletmelerin dış müşterisinin de memnuniyetinde
sıkıntılar vardır.
İkinci olarak şirketler işe eleman
almak istediklerinde profesyonel mecralara başvurması gerekli.
Üçüncü olarak işletmeler ta işletmenin
kuruluşundan başlayarak işletmenin politikalarını, prosedürlerini, temel
değerlerini, misyon ve vizyonunu en başta tam olarak belirlenmesi gerekir.
Dördüncü olarak işletmelerin bir insan
kaynakları departmanı olması ya da insan kaynağı departmanı olamayacak kadar
küçük işletmelerin de insan kaynakları konusunda profesyonel yardım alması
gerekir. Söz konusu insan kaynakları departmanı işletmenin insan kaynakları
politikasını belirlemesi gerekir. Bu iş bittikten sonra da kariyer gelişim
planlamasının da yapılması gerekir.
/Yetkin
BULUT
08.07.2014
http://www.habergazetesi.com.tr/kose-yazilari/yetkin-bulut/6666/aile-isletmeleri-iii/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder