Beyaz saçlı,
65 yaşında köylü teyze diyor ki: ‘’Biz köylü isek, cahil değiliz. Ben 65
yaşındayım, bak hala çalışıyorum.
Ben hayat okulunda okudum. Bu
toprak 1 milyar yılda
oluştu.’’ Köyün piyasaya açılması
için geçtiğimiz yıllarda geçen 2
önemli yasa Mera
ve Büyükşehir yasalarıdır. Ziraat Mühendisleri Odası, Resmi
Gazete'de yayımlanan ve değişiklikler içeren "Mera Yönetmeliğinde
Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"e ilişkin 7 Kasım 2015 tarihinde
bir basın açıklaması yapmıştı. Açıklamanın başlığı her şeyi anlatıyordu:
OT PARASI VEREN, MERAYA GÖKDELEN DİKEBİLECEK!
30 Ekim 2015 tarihli Resmi Gazete`de, "Mera
Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" yayımlandı. Yapılan
değişiklik, Bakanlar Kurulunca kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak
ilan edilen alanlardan mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilmiş olan veya
kadimden beri bu amaçla kullanılan arazilerin tahsis amacında değişiklik
yapılmasına ilişkin düzenlemeleri içeriyor.
Hayvancılıkta çok önemli bir yeri olan mera
alanları, toprak ve su muhafazası sağlamaları, yeşil alan oluşturmaları,
gezinti ve dinlenme alanı olmaları, yabani ve evcil hayvanlar için yaşam ortamı
ve beslenme alanı olmaları gibi birçok yararlı özel faydaya sahiptirler.
1998 yılında çıkan 4342 sayılı Mera Kanununda,
tahsis amacının değiştirilmesine çok istisnai durumlarda izin verilirken,
bugüne kadar yapılan kanun değişiklikleri ile bu istisnanın sınırları sürekli
genişletildi. Yapılan Yönetmelik değişikliği de, 11.09.2014 tarihli Resmi
Gazete`de yayımlanan 6552 sayılı Torba Yasayla, Mera Kanunu`nun 14 üncü
maddesine yapılan ilave bend kapsamında gerçekleştirildi. Yapılan ilave ile
"Bakanlar Kurulunca kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak ilan
edilen, yerlerin, ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun
görüşü üzerine, valilikçe tahsis amacı değiştirilebilir ve söz konusu yerlerin
tescilleri Hazine adına, vakıf meralarının tescilleri ise vakıf adına
yaptırılır" hükmü getirilmişti.
Gerek 4342 sayılı Mera Kanunu ve gerekse yapılan
yönetmelik değişikliğinde, durumu ve sınıfı çok iyi veya iyi olan mera, yaylak
ve kışlaklarda tahsis amacı değişikliği yapılamamasına yönelik engelleyici bir
hükme yer verilmişse de, mera, yaylak ve kışlakların tahsis aşamasında bu
sınıflandırmalar yapılıp kayıt altına alınmadığında, tüm mera, yaylak ve
kışlaklar kalitesine bakılmaksızın betonlaşma riskine açık hale geldi.
Yönetmelik değişikliği, mera alanları üzerinde
kentsel dönüşüm kapsamında inşaat yapılmasını, tahsis amacının değiştirilmesi
sonrası yirmi yıllık ot gelirinin yatırılması şartına bağladı. Tarım
alanlarının rant uğruna yok edilmesi yetmiyormuş gibi, bu hükümle sıra mera,
yaylak ve kışlaklara, bu alanların da betonlaşmasına geldi.
Yapılan değişikliğin kanuni düzenlemeye dayanması,
hukuksal mücadele yürütmemizi engellemektedir. Böylesine büyük önemi olan doğal
varlık ve kaynaklarımızın korunmasına çaba harcanması yerine, bu kaynaklara
zarar verici ve yok edici hükümler içeren her türlü uygulamaya karşı duruşumuzu
ve kamuoyu duyarlılığı yaratılması yönündeki çabalarımızı kararlılıkla
sürdüreceğiz.
OT PARASI VEREN, MERAYA GÖKDELEN DİKEBİLECEK!
30 Ekim 2015 tarihli Resmi Gazete`de, "Mera
Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" yayımlandı. Yapılan
değişiklik, Bakanlar Kurulunca kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak
ilan edilen alanlardan mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilmiş olan veya
kadimden beri bu amaçla kullanılan arazilerin tahsis amacında değişiklik
yapılmasına ilişkin düzenlemeleri içeriyor.
Hayvancılıkta çok önemli bir yeri olan mera
alanları, toprak ve su muhafazası sağlamaları, yeşil alan oluşturmaları,
gezinti ve dinlenme alanı olmaları, yabani ve evcil hayvanlar için yaşam ortamı
ve beslenme alanı olmaları gibi birçok yararlı özel faydaya sahiptirler.
1998 yılında çıkan 4342 sayılı Mera Kanununda,
tahsis amacının değiştirilmesine çok istisnai durumlarda izin verilirken,
bugüne kadar yapılan kanun değişiklikleri ile bu istisnanın sınırları sürekli
genişletildi. Yapılan Yönetmelik değişikliği de, 11.09.2014 tarihli Resmi
Gazete`de yayımlanan 6552 sayılı Torba Yasayla, Mera Kanunu`nun 14 üncü
maddesine yapılan ilave bend kapsamında gerçekleştirildi. Yapılan ilave ile
"Bakanlar Kurulunca kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak ilan
edilen, yerlerin, ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun
görüşü üzerine, valilikçe tahsis amacı değiştirilebilir ve söz konusu yerlerin
tescilleri Hazine adına, vakıf meralarının tescilleri ise vakıf adına
yaptırılır" hükmü getirilmişti.
Gerek 4342 sayılı Mera Kanunu ve gerekse yapılan
yönetmelik değişikliğinde, durumu ve sınıfı çok iyi veya iyi olan mera, yaylak
ve kışlaklarda tahsis amacı değişikliği yapılamamasına yönelik engelleyici bir
hükme yer verilmişse de, mera, yaylak ve kışlakların tahsis aşamasında bu
sınıflandırmalar yapılıp kayıt altına alınmadığında, tüm mera, yaylak ve
kışlaklar kalitesine bakılmaksızın betonlaşma riskine açık hale geldi.
Yönetmelik değişikliği, mera alanları üzerinde
kentsel dönüşüm kapsamında inşaat yapılmasını, tahsis amacının değiştirilmesi
sonrası yirmi yıllık ot gelirinin yatırılması şartına bağladı. Tarım
alanlarının rant uğruna yok edilmesi yetmiyormuş gibi, bu hükümle sıra mera,
yaylak ve kışlaklara, bu alanların da betonlaşmasına geldi.
Yapılan değişikliğin kanuni düzenlemeye dayanması,
hukuksal mücadele yürütmemizi engellemektedir. Böylesine büyük önemi olan doğal
varlık ve kaynaklarımızın korunmasına çaba harcanması yerine, bu kaynaklara
zarar verici ve yok edici hükümler içeren her türlü uygulamaya karşı duruşumuzu
ve kamuoyu duyarlılığı yaratılması yönündeki çabalarımızı kararlılıkla
sürdüreceğiz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
/Cem ŞAHAN
07.05.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder