TUİK, yani devletin istatistik kurumu
Samsun’un yaşanabilir şehirlerarasında 46. sıra olduğunu belirtiyor. Sosyo-ekonomik
gelişmişlikte ise 33 sırada olan şehrimizin eğitim durumu ise içler acısı. Eğitimde
51. sıradaymışız. Bizim eğitimcilerimiz az biraz daha işi serseler var ya son
sıralara gerileyecekmişiz. ‘Atatürk’ün şehriyiz’ diye övünüyoruz. Bu mudur bize
yakışan. Niye bu hale geldik?
Bu sorunun cevabı basit aslında!
Birkaç gün önce Kamu Sen’e bağlı Türk
Eğitim-Sen Samsun Temsilcisi Levent Kuruoğlu, bir okula müdür olmak için sınava
giren öğretmene “2007 yılında Cannes film festivaline birinci olan filmin
senaristinin kim?” diye sorulduğunu iddia etmişti. Müdür adayı o öğretmen,
sınav komisyonu üyeleri ile aynı dünya görüşünü paylaşmıyor olsa gerek. O
öğretmeni müdür yapmamak için teşbihte hata olmaz ama hani nasıl söylenir ‘bin
dereden su taşı öyle gel’ demek gibi bir durum oluşmuş.
Bunu duyduktan sonra fazla söze gerek
var mı bilmiyorum ama İstatistiklerde Samsun’da eğitim durumunun 81 vilayettin
bulunduğu ülkemizde 51. sırada olmasını tek bir cümleyle anlatmak mümkündür. Eğitimcilerimiz
işini yaparken gereken özeni göstermiyorlar. Eğitim Sendikalarının
temsilcilerinin bir birlerine söylediklerini gazeteden okuyorsunuz. Orada
yapılan tartışmaya bakınca bu sorunun cevabını da bulmak mümkün gibi görünüyor.
Yazılanlardan anladığımız kadarıyla Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir-Sen iktidara
verdiği desteğin meyvelerini toplamış gibi görünüyor. Bütün köşe başlarını
onlar tutmuş. Okul yönetimlerinde onlar
var. Milli Eğitim Müdürlüklerinin yönetimini de onlar ele almış.
Köşe başlarını tutmak için harcanan
gayretin birazını eğitimin standartlarını arttırmak için harcasalar inanın daha
iyi duruma geliriz. Yazık değil mi çocuklarımıza. Bu kısır çekişmelerle aslında
çocuklarımızın geleceği karartılıyor farkında değiliz. Yeni Valimiz İbrahim
Şahin’in Samsun’un eğitim durumu ile ilgili bir açıklamasını henüz okumadık ama
Diyarbakır’a atanan Valimiz Hüseyin Aksoy, Samsun’un eğitimde makus talihini
yenebilmesi için çok gayret sarf etmişti. Hüseyin Aksoy’un milli eğitim
müdürlerine hitaben söylediği şu sözümü hiç unutmam. “Benim duyduğum heyecanın
aynısını duymayanlarla çalışmam”
Ben yeni Valimiz İbrahim Şahin’in de
en az eski Valimiz Hüseyin Aksoy kadar aynı heyecanı taşıdığına inanıyorum. Bu
mevcut durum için “İşimiz Alah’a kaldı” demek istemem ama son söz olarak şu
temennide bulunabilirim ancak: “İyi olur inşallah”
/Ragıp
GÖKER
23 Ekim 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder