Bir süre önce Samsun Valiliği’nden
yapılan açıklamada aynen şöyle deniliyordu. “Birleşmiş Milletler Mülteciler
Yüksek Komiserliği tarafından ilimize gelen toplam yabancı sayısı 1.206 kişi
olup, bu kişilere ikamet izni verilmiştir. Bunlardan 688’i Iraklı, 469’u
Afganlı, 28’i İranlı, 5’i Azerbaycanlı, 5’i Etiyopyalı ve diğer
ülkelerdendir.(Fas, Nijerya, Gana)
68 Afganlı, 54 Iraklı toplam 122
kişinin ikamet işlemleri devam etmektedir. İlimizde ikamet izni verilen 242
Suriyeli mevcuttur. 431 Suriye kökenli kişiye Yabancı Tanıtma Kartı
verilmiştir." Peki, bu rakamlar bugün hangi ölçüde değişmiş durumdadır. Bakın,
değişmiş midir diye sormuyorum burada, hangi ölçüde değişmiştir diye soruyorum.
Bu yabancılardan bazıları Samsun’da dilencilik yaparken görülüyorlar.
Bu dilenciliklerini trafikte araçların
önüne kendilerini atarak tehlikeye yol açacak şekilde sürdürdükleri medyada yer
alan haberlerde de ortaya çıkıyor. Hele bu yabancılardın bazıları yüksek sesle
konuşarak özellikle gençleri gelip geçene omuz atıp tahrik ederek ortalıkta
duruyorlar… Bayramın birinci günü akşamı mıydı ikinci günü akşamı mı
hatırlamıyorum. İstiklal Caddesi’nde,
galiba yanlış ifade ettim, Cadde AVM’de bir arkadaşımla dolaşırken
dikkatini çekmiş aynen şu ifadeleri kullandı:
“Bu ne arkadaş, şu Suriyelilere
baksana, gençler saçlarını yapmışlar, giyinmiş kuşanmışlar burada caka
satıyorlar. Benim Meclisim ise tezkere çıkarıp askerimi Suriye’deki savaşa
sokmanın derdinde. Savaştan kaçıp burada caka satacaklarına gidip
memleketlerine savaşıp kurtarsalar ya topraklarını…”
Haksız mı? Bana göre değil. Ben vatanı
için çarpışacağına komşu ülkeye kaçan sonra da orada caka satan komşu
istemiyorum arkadaş…
Bu İşe Diğer Percereden Bakalım
Şu yabancılar işine bir de isterseniz
öteki pencereden bakalım. Duyduğuma göre Samsun’da neredeyse kiralık bina
kalmamış. Bu yabancılar kiralamış evleri. Samsun emniyeti nerede kaç binanın
yabancılara kiralandığını biliyordur. Bu rakam açıklanırsa makbule geçecek. Sahi
Samsun’da kaç bina ülkelerinden kaçan yabancılara kiralandı? Bu kiralama
ücretleri yabancılar tarafından mı yoksa Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin
kurumları tarafından mı karşılanıyor? Bu rakamları Samsun halkı merak ediyor
da…
Sular
Ne Zamana Kadar Kokacak?
Samsun’da içme ve kullanma suyu
kokuyor. Hem de pis kokuyor. Peki, bu koku neden kaynaklanıyor ve nereden
geliyor? Vatandaşların şikâyetleri artınca Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin
çiçeği burnunda Genel Sekreteri Coşkun Öncel bir açıklama yapmış. Coşkun Öncel
suyun kokmasını bakın neye bağlamış: “Çakmak Barajı’nda su seviyesi düştü.
Barajdaki su seviyesi düştüğü için böyle bir koku oluşuyor. Barajdaki su akan
bir su değil, yer değiştiren bir su değil. Bu yüzden böyle bir kokuya sebep
oluyor. Her türlü analizleri yapıyoruz. Analizlerde herhangi bir şey söz konusu
değil.”
Coşkun Bey’e soralım: -Bu su ne zamana
kadar kokacak? -Siz bu kokan suyu içiyor musunuz? (Gerçi Çernobil Nükleer
Santralının patlayıp serpintilerin dağılması ve binlerce insanın can
vermesinden sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanları ellerine bardak alıp ‘Ben
bu suyu içiyorum’ demişti ya…) -Samsun’da içme sularında bu pis koku meydana
geldiğinden bu yana damacana ve şişe sularının satışında artış meydana gelmiş
midir ve hangi ölçüdedir?
Dört
Liralık Fatura
Samsun Büyükşehir Belediyesinin bu su
işinden açılmışken bir başka konuya daha dikkat çekelim. Bir vatandaş dert
yandı.“Bu ne birader, yazlıktaydım, iki aydan beri bana dört liralık su
faturası geliyor.” Sahi bu ne? İşiniz gücünüz mü yok, paranız yok da dört
liralık alacakların peşine mi düştünüz. Yoksa bu paralar, kullanılan suyun
değil de fatura ödeme beli mi oluyor? Ayıptır, ayıp…
(…)
/İsmail
BAŞARAN
8 Ekim 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder