4 Ekim 2014 Cumartesi

Samsun Köylerinde Kurban Bayramı

Yakakent'in en uzak köylerinden Çepni de eskiden sürdürülen ancak şimdilerde olmayan bir güzel eski zaman geleneğiyle başlarsak, sanırım bölgeyi ve insanını daha bir anlamış oluruz.

Çocuk sevindirmek kültürümüzde her zaman öncelikli bir davranış olmuştur. Malumunuzdur, bayram deyince  birçoğumuzun aklına ilk gelen komşu komşu gezerek toplanan şeker ve büyüklerin mendil arasına bazen de cebe sıkıştırdıkları harçlıklar gelir.

Çocuk olarak sevindirilmek, bize özgü bayram kavrayışlarının en önemli üst başlıklarındandır.

Çepni Köyümüzde de benzer bir durum harikulade bir şekil alarak tecelli etmiş, her Kurban Bayramı’nda köy meydanında bulunan ceviz ağacına salıncaklar kurularak çocuklar salıncaklarla sevindirilmiştir. Büyükler ise köy meydanında kurulan köy sofrasında hem kesilen kurban etlerinden hem de evlerde yapılan diğer yemek ve tatlılardan oluşan ziyafetle bayramı şenlendirmiş, topluca yaşamanın paylaşımla mümkün olduğunu en güzel şekilde sergilemişlerdir.

Baframızın Lengerli Köyü’nde de benzer bir gelenek artık mazi olmuştur.

Kurban Bayramı’nda 3 gün  kazanlar kaynar, herkesin kestiği kurbandan herkes tadar eti ve bayram yemeklerini topluca yerlermiş.

Engiz den (19 Mayıs İlçesi) başlayarak Samsun sahili boyunca yer yer devam eden bir başka gelenekse; Kurban bayramlarında sabah yapılan mezar ziyaretleri sonrasında ki, genelde bu vakit olarak öğle namazından sonra olur; yakın zamanda cenaze defnetmiş komşu ve civar evlere gidilerek evlerde Kur’an okunur. Ev sahiplerince gelen bu misafirler, en güzel yemek ve tatlılarla karşılanır. Bu ziyaretler, bir gün bir mahallede ikinci gün aynı işlem ikinci mahallede gerçekleşir üçüncü gün ise gidilmeyen küçük mahalle ve evlere gidilerek hem hüzün paylaşılır hem bayram kutlanır.

İç kesimlerde ise kutlamalar daha çok cami ve çevresi eksenlidir.  Arife günleri mezar ziyaretleri ile başlayan toplu ziyaretler,  özellikle cami cemaatinin ikindi namazını müteakip topluca mezarlığa gitmesiyle yüzlerce yıldır sürdürülen bir gelenek devam ettirilir. Okunan Yasin ve diğer sureler sonrası tüm geçmiş insanlarımız anılır, ruhlarına Fatihalar okunarak, toplu dualar yapılır. Bu geleneği en belirgin şekilde Ladik Köylerimizde görmeniz mümkündür.

Nişanlı oğlu veya kızı olanlar gelin ve damada bayramlıklar götürür gurbetten bayram için gelenlerle hasretlik giderilir.

Cami avlularını dolduran eş dost akraba konu komşu ile bayramlaşılarak, bayramlar bayram gibi kutlanılır.

Dağların ardındaki Samsun, anlayacağınız hala yaşayan Samsun.

Bu gün şehrin medeniyetin göbeğinde, evinde; geçmişinden kültüründen bihaber, alt ve üst kattaki yıllardır komşu olduklarıyla adeta yabancı uyruklu iki aile gibi yaşayanların, silah atarak bayram kutlamaları her ne kadar ayıplansan da nice yozlaşmalarla bayramı bayram gibi kutlanmayan bayramlar görmeye başlıyoruz.

Ya çocukluk hatıralarına sığınıyor ya da kendimizi işimize vererek biraz daha yalnızlaşıyor, birbirimize yabancılaşıyoruz.

Bugün bayram, kutlu olsun.

Mevla, bayramları bayram sevinciyle yaşayanlardan eylesin.

Daha güzel günlere uyanın efendim, daha güzel bayramlara...

Sağlıcakla kalın.

/Uğur DEDE
04 Ekim 2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder