12 Mart 2016 Cumartesi

Lojistik Köy de Mahkemelik

Bir şehir düşünün..!’ Vurulan her kazma mahkemeye taşınsın. Bu şehir Samsun. Kuş cenneti daha önce mahkemelik olmuştu. Sahil yolu zaten dava konusu. Valinin ‘’O vatandaşı kornalatın’’ dediği Adnan Menderes bulvarındaki trajik komik durum hala düzeltilmeyi bekliyor biliyorsunuz. Vali’den güç alan bizim Samsun Büyükşehir Belediyesi, o gülünç durumu düzeltmek için bir adım atmak yerine, vatandaştan fedakarlık bekliyor. Arsa bedavaya kapatılmak isteniyor.

Ve fakat Gelin görün, vatandaşın tapulu mülkünden para ödemeden yol geçiren Büyükşehir Belediyemizin yöneticilerinden bazıları ve onların yakınları ‘Gökdelen Kule’den daire kapmak için adeta yarışmışlar. Saathane’deki rezaleti hatırlatmaya gerek var mı bilmiyorum. Kazdıkça tarih fışkıran Saathane Meydanını, kale surları üzerine yapmışız. Meydanının oluşturulduğu tarihlerde kültürel mirasımızla ilgili bilincin henüz oluşmadığını söyleyenler olabilir ama o kale burçları üzerine iş hanı konuşlandırılırken, bu bilinçten yoksun olduğumuzu söyleyemez kimse. Bütün bunlar. ‘’Ben yaparım olur’’ anlayışının bir sonucudur aslında. Samsun’da son olarak Lojistik Köy de mahkemelik olmuş.

Lojistik Köy projesi Hasan Basri Güzeloğlu’nun Samsun Valisi olarak görev yaptığı dönemde gündeme gelmişti. Büyükşehir Belediyesi lojistik köyün Toybelen tarafında kurulmasını istiyordu ama bu konuda bilgilerine benim de inandığım Atilla Yıldıztekin’in önerisini doğru bulan Eski Valimiz Hüseyin Aksoy’un talimatıyla lojistik köyün Aşağıçinik’in merasında kurulması kararlaştırılmıştı. Aşağıçinik doğumluyum ben. Çocukluğum o köyde geçti. O nedenle merada bizim ‘Sarı Öküz’ü çok defa otlatmışlığım vardır. Meralar, köy tüzel kişiliğine kayıtlıdır. Köyün ortak malıdır yani. Köylülerin onayı alınmadan meralara el konulamaz, üzerinde hiçbir kurum ve kuruluş tasarrufta bulunamaz.

Buna rağmen TSO tarafından ‘Ot Parası’ adı altında bir bedel ödenerek bizim meraya el konulmuştu. Önceki akşam arayan Serkan Lay, meraya el konulması nedeniyle Samsun Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi aleyhine, yürütmenin durdurulması istemiyle açtıkları davayı kazandıklarını ama çalışmanın buna rağmen devam ettiğini söyledi. Bizim şehri yönetenler de mahkeme kararlarını tanımıyorlar galiba. Oysa mahkeme kararları herkesi bağlar. Bunlar neden bizim şehirde oluyor? Bu ‘’Ben yaparım olur’’ anlayışı sanırım bir bilene, yani uzmanlara danışma kültürünün eksikliğinden kaynaklanıyor olmalı. Yöneticilerimiz bundan vazgeçer mi? Her seferinde duvara tosluyorlar olsalar da bunun olacağını sanmıyorum.

/Ragıp GÖKER
12.03.2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder