Gazetemiz, Ankara dahil 9 ilde çıkıyor ve meclise de ulaştırıyoruz
ama o dokuz ilden hiçbiri FETÖ operasyonuyla ilgili Samsun kadar 'gündemde
değil'.. Bazen Tokat'ı, Amasya'yı,
Ordu'yu, Giresun'u, Sinop'u, Çorum'u, Kırıkkale'yi hatta Ankara’yı yazayım diyorum
ama Samsun'dan başımızı kaldıramıyoruz.. Niye Samsun'la sınırlı kaldım, aslında çok
açık..
Ankara zaten Türkiye'nin tüm operasyonlarını
yönlendiren bir merkez şeklinde. Yapılan operasyonların çoğu da hangi ilde
olursa olsun, bu noktadan çıkıyor.. Diğer
illerde de 'FETÖ operasyonları dur durak bilmiyor' ama Samsun farklı..
Birincisi Samsun'u biz iyi biliyoruz. Kim kimdir
tanıyoruz. Kimler FETÖ ile bağlantılıdır, kimler değildir duyumdan ötedir, boy
boy gazetelerde yazılır, çizilir.. FETÖ
neferleriyle kimler iş yapar, kimler akçeli işler içindedir, kimler 15 Temmuz'a
kadar hiç umursamazdı, 'kral, imparator, ona ne olur, tanka kafa atmak gibi bir
şey' denilirdi, biz bizi biliriz.. Yavaş
yavaş çember daralınca, kimlerin birbirine sıkı sıkı sarıldığını, kimlerin aynı
safta aynı karede poz verdiğini, kimlerin FETÖ'cülerle demokrasi nöbetine
katıldığını 'Bizler canlı canlı izledik'..
Hatta kimlerin 'şu ana kadar niye alınmadığını,
ifadesine bile başvurulmadığını, kimlerin FETÖ'nün neferi olmasına rağmen 17/25
Aralık sonrası da ilişkilerin devam ettiğini biz bizeyiz, hepimiz biliriz.. İbretle, şaşkınlıkla izleriz, izlemesine de
'günü gelince de' kimler kayırdı, kimler korudu, kimler kolladı, yazarız,
koyarız sayfalara boy boy.. Samsun bu
konuda 'cüretkar'.. Sokaktaki çocuğun bile 'o paralelcidir' diyebileceği
kişilerle 'fotoğraf çektirmekte' hünerlidir..
Ama Samsun'un böyle olmasının nedeni bu ketin
genetik yapısından değil elbette.. Bu
kentteki ilişkilerin 'kimin eli kimin cebinde' belli olmaması ve çıkar
ilişkilerinde adeta 'suçlular, şüpheliler ordusu oluşturmakta' maharetli bazı
yöneticileridir, siyasileridir.. İlişkiler
öyle dallanmış budaklanmıştır ki; "Rüyamda görsem FETÖ ile ilişkisi olmaz
diyeceğim kişileri aynı masaya getirip, yemekli toplantılara katmakla, 'aslında
paralelin neferlerini korumayı' amaç edinmiş, legalleştirmeyi hedefleyen'
yöneticilerin hüneridir bu..
Bir fotoğraf var ve 'neden koymuyorsunuz gazeteye'
diye gönderenler soruyor.. Nasıl koyacaksın ki.. Samsun'un 50'ye yakın FETÖ ile
uzaktan yakında ilgisi olmayan işadamı var o fotoğrafta... Ama paralelcisi de
var, STK temsilcisi de, ilde etkili isimler de.. Kimi firarda, kimi hapiste
olan paralelciler de.. Davet edilmiş
gelmiş, getirilmiş adam, 'paralelcinin mekanına' ne yapsın. Fotoğraf çekilirken
kaçsın mı?.. Şimdi paralelciyle aynı fotoğraftaysa, onları oraya davet eden mi
suçlu, yoksa katılan mı?..
Ancak bu o fotoğraf hiç koyulmayacak değil
elbette.. Herkes gibi bekliyoruz operasyonların devamını, nereye uzanacağını..
O fotoğraflardan kaç kişinin daha 'soruşturma kapsamına alınacağını'.. Bu arada
'bu fotoğraf oyunlarına çekilenleri de uyarıyorum'.. Samsun'da uzun zamandır
yürütülen fotoğraflı legalleştirme çalışmalarının maksatlı yapıldığına inanmaya
başlayanlardanım.. Yoksa ne amacı
olabilir ki.. Onların FETÖ'cü olduğunu bilmiyorduk diyen yetkilinin 'sözüne şu
an ortaya çıkan tabloyla ne kadar inanabiliriz ki'..
FETÖ soruşturmalarında Samsun'la sınırlı
kalmamızdaki bir başka neden ise bu kette Biz bizeyiz ama Samsun için 'dışarıda
fırtına esiyor.. Samsun gündemden
düşmüyor.. Hemen her gün bir suç
duyurusu, açıklamalar derken bu kent hep gündemde.. FETÖ ile ilişkilendirilen yetkililerimiz,
siyasilerimiz var..
Biz bizeyiz, Samsun'da bu konuları çok gündeme getirmek istemiyoruz, içerdeki yapılan ve
beklenen operasyonlar gündem olmaya yetiyor gibi görülse de, Samsun Türkiye'nin
gündeminden düşecek gibi gözükmüyor.. Siyasi
operasyonların başlamasıyla çok büyük gelişmeler olacağını bilmemek, bu kenti
tanımamak olur kanısındayım.. Hiç
beklenmedik yönlere sıçrama olasılığını olduğunu da hatırlatmak isterim.. Çünkü 'Perşembe'nin gelişi, Çarşamba'dan belli..
Ama gizlilik ilkelerine uymak adına şu an için çok
şey yazmak mümkün değil.. Tek FETÖ'cü şu ana kadar gözaltına alınanlar, mal
varlıklarına tedbir koyulanlar değil elbette.. Niceleri var.. Hatta 'esas
aktörlerin' filmin sonunda sahneye çıkma ihtimali çok daha yüksek.. Bölgedeki illerdeki temsilci arkadaşlarımın ‘Bizim ili de yaz’
sözü edeniyle bu açıklamayı yapmak zorunda kaldım.. Bir bakıma da Samsun’u onlara anlatıp, ‘mazur
görün demek’ istedim.. Umarım anlamışlardır, beni de Samsun’u da..
/A.Yener
CABBAR
07.09.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder