Bahar aylarını hep sevmişimdir. Güneşin ilk ışıklarıyla
canlıların kendisini sokağa atması, ağaçların yeşermesi, içimizde yaşam
sevincinin 'kıvılcımı gibidir'.. İki gündür bakıyorum arkadaşlarımız balkonda,
çaylarını içerken, masalarının başındaki çalışmaları da 'zevkli ve güler
yüzlü'.. İçimizdeki kıpırdama, doğayla eş zamanlı... Sabah işe gelirken oğlumun
bir sözü çok hoşuma gitti. Cumhuriyet Meydanı kavşağından dönerken, bazı
yaşlıların meydanın kenarına oturup yaptıkları sohbeti gösterdi.. Yeşil ışık
yanmasın istedim adeta... Ne güzel sohbet ediyorlardı. Uzun bir kış dönemi
sonrası 'adeta yaşamın sevinciyle' kucaklaşmışlardı.... Büroya geldiğimde aynı
'duygularla masama oturdum' ama o sevinç ne yazık ki daha ilk dakikalarda
'yerini hüzne bıraktı'.. İnanın 'kollarım, moralim düştü' bir anda..
Doğa, yaşam sevinci, insanların yüzlerindeki
mutluluk, yeşeren ağaçlar, yavaş yavaş ısıtan güneş, hatta karşımızdaki damda
kendini yere bırakarak, umursuzca güneşlenen 'güvercinin' mutluluğu, yok oldu..
Çünkü, Şırnak Cudi Dağı'nda PKK teröristler de 'kış uykusundan uyanmıştı'.
Sığınaklarından çıkmışlar, ellerine tekrar silahlarını almışlardı... Onlar
'doğanın kendini yenilemesine' güneşin kendini göstermesine, ağaçların
yeşermesine bakmadan çıkardılar başlarını 'terör sığınaklarından'.. 'Yaşam
sevinciyle değil, öldürmek, katletmek için uyandılar kış uykusundan'.. Yerdeki
bir papatyaya değil, ilk iş olarak 'silahının tetiğine uzattı' o hain kanlı
parmağını..
Ve daha Afganistan'daki 12 şehidimizin acısı
dinmeden, güvenlik güçlerimize doğrulttu namlusunu.. 5 Özel Harekat Polisi'mizi
şehit ettiler.. Kırsalda bahara kanla başladılar.. Örgütün kent yapılanmasında
da İstanbul'da 'Bahar bayramını' savaşa çevirdiler... Cudi Dağı'nda 'vurulan
bir polis yaralıyken, 'Şehit olursam, anamın son kez sesini duyayım' diye
anasını aradı.. "Ah anam yandım, vuruldum" dedi..
O Allah'ın da yardımıyla hayatta kaldı ama 5
fidanımız 'anasının, yavrusunun, hayat arkadaşının' son kez sesini duyamadan
şahadet şerbetini içti.. Ne yazık ki; Bahar gelince, sevinç değil, gözyaşı döken
bir ülke haline geldik.. Kar kalkınca, ortaya çıkan gözü dönmüş bölücü
teröristler yine 'iş başı yaptı'... Yüreklerimiz
5 kez daha yandı.. 4 mevsimi yaşayan bir ülkenin vatandaşları olarak, neredeyse
baharın gelmesinden korkar olduk.. Artık ateş de düştüğü yeri yakmıyor...
Herkes ağlıyor. Ve artık baharı sevmiyoruz... Çünkü biliyoruz ki; bahar
gelince, kar kalkınca, ininden çıkan 'kana susamış terörist' hortluyor adeta.. BAŞIMIZ
SAĞOLSUN...
/A.Yener
CABBAR
22 Mart 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder