Yıllar önce bir büyüğüm Diyarbakır’da kırmızı
ışıkta duruyor yanında oralı biri var bir iki araç kuralı ihlal edip kırmızıda
geçiyor bizimki yanındakine biz de geçelim mi diye soruyor adamın cevabı ilginç
“Kurallar insanlar için babo” diyor, bu olayı dinledikten sonra her trafik
ışığına geldiğimde bu kuralların insanların güvenliği ve sağlıklı bir işleyiş
için koyulduğunu düşünür insan olmam hasebiyle her seferinde uyarım.
Bazı anneler, babalar görüyorum yayaya kırmızı ışık
yanarken çocuklarını sürükleyerek karşıya geçiriyorlar, bir düşüne bilseler
çocuklarına ne kadar kötülük yaptıklarını, çünkü çocukların bilincine kırmızı
ışıkta da geçile bilir diye yerleşiyor yada kuralların çiğnenebilir olduğu
algısı oluşuyor ondan sonra çocuklar annenin babanın koyduğu kurallara da
uymaya biliyor.
Trafik sorunu denilince öncelikle hız
limitlerindeki bazı dengesiz uygulamalardan bahsetmek istiyorum. Türkiye’nin
her yerinde aynı hız limiti uygulanmamaktadır. Sanırım gerekçesi her bölgenin
kendine has bir durumunun olduğu düşünülerek hız limiti uygulamasını o şehrin
(UKAME) ulaşım koordinasyon merkezi belirliyor. Örneğin; Arhavi - Hopa arası
bölünmüş yolda hız limiti otomobil için 70 iken, Ereğli - Zonguldak arasında
tek şeritli gidiş dönüş yolunda otomobil hız limiti 80 olabiliyor.
Çarşamba - Samsun arası ve çevre yolu hız limiti
otomobil için 70, kamyonet tipi otomobiller için 50’dir. Normal şartlarda
trafiğin akış hızı ise 90 - 100 arasındadır. Hem Baruthane mevkii hem de
Selyeri mevkii sabit radarları takip edin herkes oraya gelince hızını azaltır
sonrada normal trafiğin akış hızına geri gelir. Yani idareciler yıllar önceki
yol ve araç şartlarına göre belirlenmiş kriterleri güncellemezse bu işin
altından kalkılmaz, trafiğin makul bir akış hızı oluşmuştur. Bu duruma göre
yeniden güncelleme yapılmak zorundadır.
Bununla ilgili yasal düzenleme yapılarak 19.02.2014
tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdikten sonra trafik akış
sorunu yaşayan Büyükşehirler ana arterlerde hız sınırını UKAME kararıyla 90 a çıkarmışlardır, aynı
güncellemeyi Samsun’da beklemektedir. Yetkililere sesleniyorum bir gün kamyonet
tipli bir otomobile binin ya da kullandığınız bir araçla 50 ile bir seyahat
edin bakın nasıl oluyor. Samsun trafiğinin akışına katkı sağlayacağını
düşündüğüm üç bölge için önerim olacak.
Birincisi İlkadım Belediyesi ve yanındaki karakolun
önüne özellikle sabahları yolu tek şeride düşürecek şekilde araç park edilmekte
bu mutlaka önlenmeli. Bunun sebeplerinden biri ilk sıraya park etmiş araçlardan
ücret alınırken ikinci sıraya park etmiş araçlardan ücret alınmaması.
İkincisi Atakum’ da yapılan Barış Bulvarı
üzerindeki Türkiş Sapağı ışıkları Bafra istikameti gidiş yönünde kırmızıda
beklerken sağa dönüş çok rahat sağlanır ve trafiğin akışına da ciddi katkı
sağlar.
Üçüncüsü Atakum istikametine gidiş yönünde Bağkur
önündeki kavşakta trafik ışıklarında ya süre uzatılmalı ya da akşam 18 ile 20 mi saatleri arası trafik
polisi görevlendirilmeli. Orada da gereksiz çok zaman kaybı yaşanmaktadır. Hatta
ana yola giriş için Atakum istikametinden iç yoldan gelen araçlarla liman
yönünden iç yoldan gelen araçlar iki kere yanan ışık tek e indirilebilir.
Birkaç öneride arkadaşlardan almak istedim, Samsun
trafiği ile ilgili aklınıza ilk gelen sorun nedir dediğimde hepsi de hız
limitin yeniden düzenlenmesi dedi, onun dışında diye sordum. Bazılarını
paylaşıyorum.
Korna ve egzoz sesi kirliliğinden bahsettiler. Egzoz,
sesi çok rahatsız edecek pozisyonda değilse de tedbir alınmazsa yaygınlaşıp
rahatsız edici boyuta gelebilir. Korna, ise o kadar yaygın kullanılıyor ki
dünyanın ne gelişmiş nede gelişmekte olan hiçbir ülkesi bu kadar korna
kullanmıyor buna yasayla bir şey yapmak uygun olmayabilir bu bir kültür
meselesi. Bu yoğunlukta korna sesi rahatsızlık verici bir durum ama alışkanlık
olmuş tedavisi, çaresi inşallah bulunur.
Kavşakların dalçık yapılması, önemli bir hizmet
inşallah yapılır. Otopark sorunu, şehrin merkezleri dışarı taşınmadan
çözülebilecek gibi görünmüyor. Meydandaki raylı sistemden gelen yolcuların
geçtiği yaya geçidi, ihtiyacını ben defalarca dile getirdim ilgi görmedi
inşallah yapılır.
Yollar, yolların durumunu sanayideki esnafın işsiz
kalmaması için yapılmadığı iddia edilmekte son olarak “Serkan Alas’’ kardeşimin
raylı sistem çalışırken şehir içine giremeyen Atakum minibüslerinin raylı
sistem paydos ettikten sonra şehir içine girebilmeli önerisi var ilgililere
duyurulur.
/Adnan ÖZ
09.07.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder