Kimi zaman olayları siyasetten uzak değerlendirmek
ve hakkını teslim etmek gerekir. Ramazan ayında haber ve görsellerini beğenerek
izlediğim; ancak fırsat bulup da bir türlü katılamadığım Atakum Belediyesi
etkinliklerine sonunda da olsa yetişebildim. Hem de çok anlamlı bir
organizasyonla, Samsun Lösemili Ve Kan Hastalıklı Çocuklar Derneği LÖSAM ile
down sendromlu çocuklar ve aileleri için düzenlenen bir etkinlikle...
Lösemi gibi uzun ve yoğun bir tedavi gerektiren (ne
mutlu ki tedavisi mümkün) bir hastalığa karşı mücadele veren çocuklarımızla
hasta değil sadece farklı olan ve hayata farklı bir değer katan down sendromlu
çocuklarımıza ve ailelerine keyifli anlar yaşatmak amacıyla Yalı Cafe'de
düzenlenen gece en az, tasarımıyla Ege sahillerini aratmayan Ramazan Sokağı
kadar güzeldi (umarım tüm yaz boyunca o şekliyle kalır). Down sendromlu
çocuklarımızın sunduğu sema gösterisi ile dinlediğimiz ilahiler ise gecenin
adeta kreması idi...
xxx
Atakum, Başkan İshak Taşçı'nın da vurguladığı gibi
denizi, sahili ve doğası ile başlı başına bir değer. Ve yine Başkanın da dediği
gibi Atakum'da uygulanan projelerin yaşam kalitesini artırıcı yönde olması son
derece önemli.
Yakın zamana kadar belediyelerin öncelikli
projeleri denildiğinde akla gelenler genellikle imar, su, kanalizasyon ve
ulaşım gibi kentsel alt yapı hizmetleri idi ki elbette öyledir, önemli ve
önceliklidir. Ancak günümüzde kentleri oluşturan dolayısıyla yerel yönetimlere
yön veren dinamikler değişmiş, insan yaşamının kalitesini artırmak için artık
fiziki ihtiyaçları karşılayan uygulama ve politikaların yanı, sıra sosyal
politikalarla kültür ve sanat içeren politikalara, eğitici ve geliştirici
hizmetlere de ihtiyaç duyulmaya başlanmıştır. Dahası, bunları sürdürülebilir
kılmak zorunlu bir hal almıştır.
Bu bakımdan belediyelerin önemi git gide
artmaktadır. Çünkü belediyeler artık yaşayanların hem fiziki hem de sosyal ve
kültürel ihtiyaçlarını da karşılamakla yükümlüler. Uyguladıkları politikalarla
vatandaşların sosyalleşmesini, kültür seviyelerini arttırarak birbirleriyle
kaynaşmasını, özellikle dezavantajlı grupların dışlanmışlık duygusunu ortadan
kaldırarak kendilerine olan güvenin artmasını sağlamaktalar. Kalkınma sürecinde
önemli bir etken olan kültürel hizmetleri de yerine getirmekte ve böylece yaşam
kalitesini artırmaktalar.
xxx
Belediyelerin insan yaşamına dair bu görev ve
sorumluluklarını dikkate alarak baktığımızda Atakum'da güzel şeyler oluyor.
Başkan İshak Taşçı'nın "55'DE 55" projesinin tamamlanan ve devam
edenlerini tek tek detaya girerek anlatmak(ki çoğu benim de ilgiyle beklediğim)
bu yazının konusu değil ancak, 'KADIN'ı özne yaptığı, çocukları, yaşlıları,
engellileri ve ihtiyaç sahiplerini de kapsadığı için benim özellikle önemsediğim
birim, Özgecan Kadın Koordinasyon ve Sosyal Hizmetler Merkezi. Bu merkez Atakum
Belediyesi'nin toplumun dezavantajlı gruplarıyla çalışan, çok sayıda gönüllüsü
bulunan ve uygulamalarının tümü yukarıda çizdiğim çerçeve içinde olan birimi...
Tek tek köylere giderek sağlıktan kişisel gelişime,
okuma-yazma kurslarından kitap okumayı teşvik etmeye kadar pek çok çalışma,
yaşam parklarında yapılan sosyal ve sportif faaliyetler, meslek edindirme
projeleri, kadın istihdamı projeleri, kadınların fiziksel ve ruhsal sağlığının
korunması projesi, anne çocuk eğitim projeleri, aktif vatandaşlık projeleri,
kültür evlerinde düzenlenen resimden matematiğe, yogadan dansa, pilatesten
zumbaya, mefruşattan aşçılığa kadar çok çeşitli kurslar... Hepsi de yaşamlara
dokunan, yaşamların kalitesini artırmayı amaçlayan ve her kesime eşit yaklaşıp
kucaklayan çalışmalar...
Hakkını teslim edelim, Atakum'da güzel şeyler
oluyor...
/İlknur YAMAK
20.07.2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder