Türkiye İstatistik Kurumu’nun “TÜİK” açıkladığı son
verilere göre, Türkiye’nin 81 ilinden 22 si göç alırken 58 i göç vermiştir. Bu
verilerin içersinde üzücü olan tespit, göç veren tek büyükşehrin Samsun
oluşudur. Samsun 35103 kişiyi göç alırken, 43408 kişiyi göç vermiştir.
Samsun’un nüfusu, arada ki 8305 fark kadar eksilmiştir.Samsun’un bir yıl
içersinde aldığı 35100 kişilik göçün çoğunluğunu civar il ve ilçelerden ve
kırsalından almıştır.
Samsun’un verdiği göçün bir kısmı, geçimini
tarımdan sağlayan köy kökenlilerden oluşurken, bir kısmı da kent merkezli,
eğitimli ve ekonomik sorunu olmayan üst gelir grubundan oluşmaktadır. Bu tablo
Samsun adına düşündürücüdür. Kırsaldan göç alıp, seçkinlerini göç olarak
göndermesi Samsun’un sosyo-kültürel yapısını da aşındırmaktadır. Bu nedenlerle;
Başta Samsun’u yönetenler olmak üzere, bu kentte yaşayan herkes göç olayını
sorgulamalıdır.
İşin şaşırtıcı yanı, Samsun görsel olarak
güzelleşirken Samsun’un göç vermesidir. Bunun anlamı, Samsun’un güzelleşmesi bu
kentte yaşayanları tatmin etmemektedir. Aslında iki yüzü olan bir Samsun
gerçeği ile karşı karşıyayız. Birisi, Samsun’a dışarıdan gelenlerin çok
gelişmiş ve güzelleşmiş gördüğü dış görünümlü Samsun, Diğeri de, Samsun’da
yaşayan insanların iç içe olduğu ve her geçen gün artan sorunları ile bunaltan
bir Samsun’dur.
Samsun’un son 20 yılda geçmişine göre görsel olarak
güzelleştiği bir gerçektir. Teleferiği, Hafif Raylı Sistemi, halk plajları, su
kayağı alanları, sahil yolu düzenlemesi, Batı Park’da ki çocuk bahçeleri, balık
lokantaları, orta refüjlerin çiçeklendirilmesi tabii ki Samsunluya da moral
vermektedir. Ancak dış güzellikler Samsunluya yetmemekte ve dışarıdan gezmeye
gelenler kadar da ilgilendirmemektedir. Çünkü Samsun’da yaşamak her geçen gün
zorlaşmakta ve Samsunlu kendini mutsuz eden bir yığın sorunla yaşamak zorunda
kalmaktadır. Zaten insanı bunaltan trafik sorunu varken, kimsenin anlayamadığı
uygulamalarla bazı caddeler taşıt trafiğine kapatılmakta ve bu arterlerin
taşımakta olduğu trafik, bir başka arteri kilitlemektedir. Son yıllarda yapılan
otoparklar henüz yeterli seviyeye ulaşmadığı için halk trafik işkencesi
yaşamaktadır.
Mevcut iş alanlarından önemli sayıda işçi
çalıştıran bazı işyerleri özelleştirme adı altında işçileri sokağa dökerken,
yeni iş alanları da açılmadığı için işsizlik hızla artmaktadır. Hemen her
ailede askerliğini yapmış iş arayan erkek ve kadın birkaç işsiz bulunmaktadır.
Bu olumsuzlukların aileleri mutsuz etmemesi mümkün mü?. Tütün, fındık, şeker
pancarına getirilen kısıtlamalar ve desteklenmeyen köylü üretkenliğini
kaybederken, Samsun’da tarım gelirlerini kaybetmiştir. Tarıma dayalı köylerimiz
gençlerini büyük kentlere göndermek zorunda kalmaktadır. Bu köy kökenli
gençlerin gittikleri büyük kentlerin varoşlarında ki perişan yaşantısı köylü
ailelerde de huzur bırakmamıştır. Etrafında ki çok verimli iki ova ile
Türkiye’nin önemli tarım kentlerinden birisi olan Samsun tarımdan kopartılırken
sanayileşmeyi de başaramamıştır.
Gelişmişliğin göstergesi olarak gösterilen ve her
geçen gün sayıları artan AVM’LER ve Migros ve Baumax tipi büyük iş merkezleri
Samsun’un tek gelir kaynağı olan yerel ticareti öldürmekte ve esnaf gelecek
endişesi yaşamaktadır. Samsun ticari
yaşamı adına son yirmi yıla damgasını vuran bir başka olumsuzluk da, kentin en
önemli ticari merkezlerini saran işporta tezgâhları ve önündeki caddelere
yayılan yeni tip işportacı dükkânlarıdır. Bu olumsuz görüntü çağdaş kent
iddiasında ki Samsun’a yakışmamaktadır. Daha da önemlisi, başta Mecidiye
Caddesi’ndekiler olmak üzere Devlete vergi veren, yüksek kiralar ödeyen ve
sigortalı işçi çalıştıran iş yerleri İşportacıların insafına terk edilmiştir.
Büyükşehir Belediyesi ile alt belediyeler
sorumluluğu birbirlerine atarak sorunu çözme kararlılığını göstermemektedirler.
Bu da, burada bulunan işyeri sahiplerine gelecek endişesi yaşatmakta ve onları
karamsarlığa itmektedir. İş alanı bulamadığı için üniversite bitiren
çocuklarımız Samsun’a dönememekte ve Samsun eğitimli genç kuşağını
kaybetmektedir. Geçen yıl Süper Lig’e çıkan Samsunspor garip bir şekilde
yönetimi devir alan Kazım Yılmaz Başkanlığında ki yönetim, yaptığı inanılmaz
hatalar sonucu takımı borç batağına sokmuş ve Süper Lig’den düşürmüştür. Sonra
da hiçbir diyet ödemeden ellerini kollarını sallayarak biz artık yokuz
diyebilmişlerdir.
Kenti yöneten ve temsil edenler de bu trajediyi
tribünden seyretmişlerdir. Kısacası Samsun’un en önemli tanıtım organı ve
markası olan Samsunspor, sahipsiz bırakılarak kaderine terk edilmiştir. Bu,
Samsunspor’a gönül vermiş onbinlerce kişiyi umutsuz etmektedir. Bu ve benzeri
olumsuzluklar bu kentte yaşayanları huzursuz etmektedir. İnsanlar yaşadıkları
ortamda mutlu ve huzurlu olamazsa, bir başka yöreye göç etmeyi düşünürler. İşte
Samsun’da bu olgu yaşanmaya başlamıştır. Eskiden özellikle tayin ile Samsun’a
gelenler emeklilik sonrası kentte kalmayı planlardı.Nitekim geçmişte çok sayıda
asker ve memur ailesi Samsun’a yerleşmiştir. Bu ailelerin kültür seviyesinin
yüksek olması da Samsun adına kazançtı.
Bu son yıllarda tersine dönmüştür. Samsun’da emekli
olan memur, asker ve diğer aileler görev süreleri dolunca veya emekli olunca
Samsun’u yaşanacak yer olarak görmemektedirler. Tüm bu olumsuzluklar
Samsunluyum diyen herkesi rahatsız etmeye başlamıştır. Üst düzeyde ki birçok
aile Ege ve Akdeniz Bölgesi illere taşınmakta ve bu beldelerine yatırım
yapmaktadır. Çocuklarına Samsun’da iş bulamayan çok sayıda aile de başka
kentlerde iş bulan çocuklarının arkasından oralara gitmektedir.
Sonuç olarak söylemek gerekirse; Köylüsü mutsuz,
Esnafı mutsuz, Öğrencisi mutsuz, Sporseveri mutsuz, Sokakta ki insanı
mutsuzdur. Daha da kötüsü, Samsunlular daha güzel günler için umutlarını
kaybetmeye başlamışlardır. Bunlar Samsun’da ki göçün alt yapısını
oluşturmaktadır. Seçilmiş ve atanmış yerel yöneticiler ile Samsun adına siyaset
yapan siyasetçilerimiz, “GÖÇ” olayını ciddi olarak ele almalıdırlar. Kısır
politikalara girmeden Samsun’un bu sorunlarını çözerek, Samsunluların bu kentte
yaşamaktan mutsuz olmaları önlenmelidirler.
Sayın Valimiz bu olumsuzlukların giderilebilmesi
için öncülük etmelidir. İnsanlarının bir an önce kaçmayı düşündürmedikleri,
sorunları giderilmiş bir Samsun’a kavuşmamız dileğiyle iyi haftalar..
/Sadi SUBAŞI
22 Ağustos 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder