Dı dıt. Dı dıt! Cep telefonuma mesaj geldi. Açıyorum.
Bakıyorum. Okuyorum:
“Halk edebiyatına şiirleri ve yazılarıyla önemli
katkılarda bulunan samsun’un yetiştirdiği halk ozanı aşık kemali bülbül’ün vefatının
üzüntüsünü yaşayorum. Değerli büyüğümüz aşık kemali bülbül’e allah’tan rahmet.
Kederli ailesine sabır diliyorum. Halkımızın başı sağolsun. İlkadım belediye
başkanı necattin demirtaş.” Gönderen: N.DEMİRTAŞ Alındı: (yok) 08.50 23.09.2012
Telefonumu kapattım. Kahvaltı masasından kalktım. Canım sıkıldı. Bir sigara
yaktım. Yazarlar Derneği Başkanı Ahmet Seven’i aradım. Cenazesinin Büyük
Cami'de kılınacak öğle namazına müteakip Kıranköy Mezarlığı’ndaki kabristanına
defnedileceğini öğrendim.
Şiirlerini bildiğim. Kendisi ile sohbetler ettiğim
Aşık Kemali Bülbül artık aramızda yoktu. Halk edebiyatına ömrünü adamıştı. Halk Ozanlarını Tanıtma ve Eserlerini Yaşatma
Derneği'nin başkanlığını yapmıştı. Arkasında şiirler- halk edebiyatı ile ilgili
yazılar bırakmıştı. Yayınlanmış
kitapları vardı. “Kırık Sesler” adlı
eseri ilk hatırladığımdı. Hümanizm ve
mistisizme dayalı şiirler yazmaktaydı. “Torun”
ve “Vicdan Sesi” adlı mahalli gazeteleri çıkarmıştı.
Oğlu Akif Bülbül, Türkiye Gazetesi'nin Ankara Haber
Müdürlüğü'nü yapmaktaydı. Kendisi ile tanışmak hiç nasip olmamıştı. Aşık Kemali
Bülbül ile zaman zaman şiir hususunda tartışacak gibi olmuştum.
”Sanat vaaz ve irşat için hutbe minberi değildir”
demiştim. Bana kızmıştı. Ama belli
etmemişti. 84 yaşındaki büyüğümle bendeniz de tartışmaya pek girmemiştim. En
son görüşmemizde “Geleneksel Halk Ozanları Şenliği’ne kendisini ne zaman davet
edeceğimi sormuştu.” “Sazını al gel, Aşık Veysel’den de söylersin.” demiştim. İki
hemşehri kucaklaşıp gülüşmüştük. Elini öpüp yanından ayrılmıştım. En son
görüşmemiz böyle olmuştu.
***
Büyük Cami avlusuna geldiğimde tabutun başında
durdum. Dualar okudum.
***
Cenazesi kalabalıktı. Prof. Dr. Seyit Ahmet Ağaoğlu
ve Samsunlu Sanatçılar Derneği Başkanı Ömer Umutlu ile karşılaştım. Başsağlığı
diledim. Tanıdıklarla merhabalaştım. Burhan Taş Hocamla kucaklaştım. İlkadım
Belediye Başkanı Necattin Demirtaş ile tokalaştım. Kemali Bülbül’ün kitabını
yayınladığı için kendisine teşekkür ettim. Kültür ve sanat hizmetlerinin
artarak sürmesini istedim.
***
Cenaze namazını kıldık. Tabutunu kalabalık bir grup
omuzlarımıza aldık. Kemali Bülbül’ün “Vay Halime Vay” şiirinden mısralar geldi
o an aklıma:
Halıdan yumuşak gelir teneşir
Kimi ağlaşır kimi söyleşir
Kemali Bülbül’ü dört kişi taşır.
Kurtulmak hünerse vay halime vay.
***
Halk edebiyatına katkıları olmuş olan değerli
büyüğüm Aşık Kemal’i bülbül’ü saygıyla anıyorum. Kederli ailesine, dostlarına,
akrabalarına, arkadaşlarına ve sevenlerine baş sağlığı diliyorum. Halk
edebiyatının başı sağolsun…
29.09.2012
/Ersin ERGE
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder