Ben kendimi bildim bileli Samsun uçuyor. Daha
doğrusu siyasetin ve yöneticiliğin doruğuna çıkanlar tarafından Samsun’un
uçacağı müjdeleniyor. Her defasında da bu uçuşlara gaz veren bir proje
sunuluyor. Kalkınmaya ve yatırıma susamış, işsizlik sorunu karşısında ezilmiş
benim güzel Samsunlum da çare olur umuduyla, her vaade inanıyor ve tatlı
hayallere dalıyor. Bekliyor ki, Samsun havalanıp uçsun.. Ne var ki, Bekle,
bekle ne uçan var? Ne de müjdelenen yatırımı yapan.. Bu uçuş vaatleri son on
yılda daha da yoğunlaştı. Nasıl olsa, bu tatlı zokayı yutan ve tatlı
hayallerden uyanındığında da uyutulduğunu görüp tepki dahi göstermeyen bir kent
var karşılarında.. Öyleyse proje mi yok? Ondan çok ne var. Birinin etkisi
geçince üflersin bir yenisini.. Garibim bir süre daha oyalanır.. Böylece siyasetçilerimiz
ve yöneticilerimiz de görevlerini yapan insanların rahatlığı ile Samsunumu
temsil etmeyi ve yönetmeyi sürdürürler..
Gelin hep birlikte zaman tünelinde bir uçuş da biz
yapalım ve bakalım hangi projelerle Samsun uçurulmuş... 1999 da Marmara depreminden
büyük zarar gören tersanelerin açığını kapatmak üzere bir dizi yeni tersane
yapımı gündeme gelmişti. Bunun ilklerinden birisi de Samsun’da yapılacaktı. Proje,
ilk kez Merhum Ecevit Başkanlığında ki Koalisyon Hükümeti sırasında gündeme
gelmiş ama dönemim Tarım Bakanı’nın tersane sahasının tarım alanı olduğunu
belirterek direnmesiyle sürünceme de kalmıştı. Daha sonra iktidara gelen AKP
Hükümeti projeyi ciddi şekilde ele almış ve kısa sürede tamamlanacağını
açıklamıştı. Milletvekillerimiz tarafından müjdelenen proje Samsunluyu tatlı
hayallere sürüklemişti. Hatta o günlerde bu müjde yaklaşan 2004 Yerel
Seçimlerinin de en büyük kozu olmuş ve seçimlerden sonra 15.000 işçi alınacağı
vaadi ile listeler dahi yapılmış ve oylar toplanmıştı.
2004 yılıydı ve Samsun 2000’li yılların ilk uçuş
denemesini yapıyordu. Yıl 2012. Henüz tersaneden bir haber yok. Samsun uçuşa
geçemedi. Bu Samsunlunun ilk düş kırıklığıydı. Ama Samsunlu umutluydu. O olmadı
ama nasıl olsa bir başka proje gelirdi. Geldi de.. Samsun milletvekilleri yeni
bir müjde veriyordu. Samsun bu kez uçacaktı.. “Teşvik Kanunu” genişletiliyordu
ve bu kez Samsun teşvik alan iller kapsamına alınıyordu. Yatırımlar teşvik
edilecekti ve böylece yatırımlar birbirini kovalayacaktı. Samsun’da yatırım
yapacakların SSK primleri düşecek, karşılıksız yer tahsisleri yapılacak, vergi
indirimleri tanınacak, elektrik daha ucuz verilecekti. Üzerine bir güzellik de,
ucuz teşvik kredileri verilerek yapılacaktı..
Sanayi alt yapısı yeterli, yan sanayisi güçlü olan
Samsun’da yatırımlar patlayacak, işsiz kimse kalmayacaktı.. O da ne? Doğu, Batı
ve İç Karadeniz Bölgesinin tüm illeri içersinde sadece Samsun dışlanmış ve
Samsun bölgede tecrit edilmiş bir il gibi kalmıştı. Lütfen aşağıdaki “Teşvik
ayıbı haritasına” bir göz atınız. Samsunlu, bu müjdeyi veren vekillerinin
müjdelerine sahip çıkacağındam emindi. Ama sonuç tam bir hayal kırıklığıydı.
Sayın Başbakan ve ilgili Bakanlar Samsun Ticaret Odası’nın salonun da,
“Samsun’un buna ihtiyaç duymayacak kadar zengin bir il olduğunu” söylerken,
Samsun milletvekilleri tek söz söyleyemiyor ve suskunluğu seçiyorlardı. Daha
acı ve düşündürücü olanı salonu dolduran ve teşvikten en çok yararlanacak
işadamlarımız, Samsun’u teşvik dışına iten bu konuşmayı ayakta alkışlıyordu.
İşte O Gün,
Samsun’un Bıttığı Ve Yalnızlığa Tekedıldığı Gündü.
Sivil toplum kuruluşları SAM-SEV’İN öncülüğünde hak
arama mücadelesi verirken işadamlarımızın kuruluşu bu direniş içersinde yer
almayarak Samsun’u teşvik dışında bırakan hükümet kararına sahip çıkıyordu. Teşvik
şoku yeni geçmişti ki, yeni bir müjde geldi. Samsunluya teşvik verememişlerdi
ama varsın olsun, Samsun’u “Cazibeli Kent” yaparak bu kez uçuracaklardı. Ne var
ki, Samsun için birşeyler ters gidiyordu. Bu kez de Başbakan Yardımısı Sayın
Nazım Ekrem, sanki inadına yapar gibi Samsun’u dışlayan Cazibeli illerin
isimlerini yine Samsun’da açıklıyordu. Salonda oturan Milletvekillerimizden,
kent yöneticilerinden ve de her zaman güçlüden yana oynamayı ilke edinmiş özel
davetli sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden yine ses çıkmamış ve tek
itiraz gelmemişti.
Samsun uçağı bu kez de havalanamamış, adeta
çakılmıştı... Projeler biter miydi? Samsun birgün “Turizmin” parlayan yıdızı,
bir başka gün bölgenin “Sağlık Merkezi” ilan ediliyordu. Geçen hafta içersinde
Turizm balonu da patladı. Uçak bir kez daha çakıldı.. Sağlık Merkezi projesinin
de getirisi henüz görülebilmiş değil. Araya sıkıştırılan “Samsun Ankara Hızlı
Tren Projesi” de boş çıkıyor ve böyle bir projenin açıklanan 2023 programında
dahi bulunmadığı anlaşılınca yeni bir şok yaşanıyordu.
Seçimler yaklaştıkça daha çok projenin adıyla
oyalanacağımız kesin.. Geçen haftanın bombasını da Samsun Ticaret Odası
Başkanımız Sayın Salih Zeki Murzioğlu patlatıyor ve “Bu Proje Samsun’u uçurur”
Diyordu. Projenin adı, “Samsun’u Lojistik Merkez” Yapmaktı. Sayın Murzioğlu’na
göre bu iş için 53 Milyon Euro bütçe ayrılmıştı. Umarım bu projenin de bir
başka ile verildiği, Samsunlunun gözünün içine baka baka Samsun’da açıklanmaz..
Geçtiğimiz gün karşılaştığım deneyimli gazeteci dostuma hadi gözümüz aydın “
Samsun bu kez uçacakmış” diye takıldım. Dostum, doğru koku almış ve bu kez
uçacağına inanmış olacak ki, yetkilileri arayarak ilk uçuştan kendisine yer
ayırttığını söylüyordu...
Şimdiden iyi uçuşlar dilemek de bize düşüyor.. Hafta
biterken akademisyen bir vekilimiz de bu proje furyasına, “Koç Grubuna kuracağı
otomobil fabrikasını Samsun’da kur çağrısı yaptım” diyerek katıldı. Bir köşe
yazarı da kendisine soruyordu..Neden gelsin ki? Ben de diyorum ki, Samsun
kalkınma ve atak yapma şansını “Teşvik Yasası” kapsamından dışlanarak kaçırdı. Değerli
Samsunlu hemşehrilerimin engin hoşgörüsü ve suskunluğu devam ettiği sürece, bu
projelerin gerçekleştiğini görmek biz yaştakilere kısmet olacak gibi
gözükmüyor.. Zaman tünelinde bu gördüklerimiz insana bir “Nisan şakası” gibi
geliyor. Müjdelerden birisinin olsun gerçekleştiği günleri görebilmek
dileğiyle, İyi haftalar..
/Sadi SUBAŞI
03 Nisan 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder