Yukarıdaki cümleyi ilkini googleye girdiğinizde karşınıza
şöyle bir şey çıkıyor.. "Yazımı düzeltilmiş şu sorgu için sonuçları
görüyorsunuz: Muzaffer Önder'i tanıyor musunuz?.. Evet aynen böyle.. Yani her
bir cümleyi yazdığınızda yüzbinlerce sonucu 1 saniyede veren google, yukarıdaki
cümleyi tanımlayamıyor ve düzeltme ihtiyacı duyuyor.. *Çünkü Türkiye'de böyle bir isim yok.. *Böyle
bir sıfatta yok.. Bu ancak nerede olur biliyor musunuz?... Samsun'da..
Samsun'un İlkadım İlçesi, Muzaffer Önder
Parkı'ndaki bir büstün üzerinde.. Evet evet. Büstün üzerinde.. Hem de herkesin
görebileceği kadar net bir şekilde.. 'Muzeffer Önder' yazıyor.. Google bile o
ismi görünce düzeltme ihtiyacı duyarken, o büstü oraya konduranlar, bir
düzeltme ihtiyacı duymamışlar.. Belki de oraya kondurduktan sonra bir kez bile
okumamışlar.. Gidip, oldu mu olmamış mı, bakmamışlar.. Önemsememişler.. Bakmışlarsa
bile görmemişler..
Peki büst ne demektir.. İsim ve vücudun, omuzlarla
birlikte göğüsten yukarı bölümü ya da heykelcilikte başı, göğsü, bazen de
omuzları içine alan sanat ürünü. Kısacası büst, insan figürünün üst kısmını
gösteren heykel ya da dökümdür. Yani bir kente, bir bölgeye, sanata veya belli
bir konuda simgeleşmiş kişiler için yapılan 'unutulmazlık abidesidir'.. İşte
öylesine garip, garip olduğu kadar ilginç, özensiz bir olaydan bahsediyorum..
Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin daha önceki
yerinden taşıdığı ve yeniden konuşlandırdığı, üzerinde de değişiklikler yaptığı
'DOĞRUSUNU YAZIYORUM' ve büyük harflerle; MUZAFFER öNDER BÜSTÜNDEN.. Rahmetli
Önder, büyük küçük hemen herkes tarafından sevilen bir siyasi karakter olarak
Samsun'a hizmet verdi. Başka siyasi partilerin bile 'abi diye bahsettiği
'MUZAFFER ÖNDER', o parktan çok daha önemli bir alanda anılmayı hak etti ama ne
yazık ki; 'daha bir büste bile adını doğru yazmayı beceremedik'. Hatta bırakın
doğrusunu yazmayı biyografisinde Önder'i, Önder yapan 1994 yerel seçimlerinde
CHP'nin tek Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kazandığını ilin Samsun olduğunu
bile Vikipedi'deki özgeçmişinde olmasına rağmen 'o kaidenin üzerine' yazmadık.
Sanki Meydan Muhaberesi'ni kaybetmişçesine Yusuf
Ziya Yılmaz'a karşı kaybettiği seçimlere ise 'kelimesi kelimesine' yer verdik..
Hiç yakıştı mı, MUZAFFER ÖNDER'in adını bile yanlış yazmak diye sormak bile
istemiyorum.. Hiç, o büst yapılınca 'nasıl oldu diye' kimler kontrol etti diye
de sormak istemiyorum.. Başkan Yılmaz, kendisinin de abi diye hitap ettiği
ÖNDER'in büstünü, yapıldıktan sonra merak edip bir kez gördü mü diye de 'sormak
istemiyorum'...
Tek merak ettiğim konu var.. O büst tamamlandığında
eski bir belediye başkanına saygı adına 'tek ama tek bir kişi bile', 'kontrol
edip, olur vermeden mi' o büst tamamlandı onu merak ediyorum.. Eğer öyleyse, ve
bunun bir yanıtı yoksa, 'başka hiç bir şey sormuyorum'... MUZAFFER ÖNDER'in ismi
yanlış yazılsa ne olur.. Hatta, bir kez daha taşıyıp, olmadı bir başka yere
gidecek deyip, kaldırsalar ne yazar.. O gülen yüzünü, siyasi rakibine bile
çiçek atabilen pırıl pırıl kalbini 'kimse hafızalarından, yüreklerden silebilir
mi".. Hatta bugün adını yanlış yazanlar bile...
10.02.2012
/A.YENER
CABBAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder