Gündem hızlı değişiyor, yakalamakta ve takip
etmekte zorlanıyoruz. Çoğu zaman da -şimdi olduğu gibi- gerisinde
kalıyoruz.Bakan Kılıç'ın daha bakan olmadan ve hatta seçimden önce vaat ettiği
ve Başkan Yılmaz'ın geçen hafta müjdelediği "Stadyum Samsun"u
zamanında yazamadım. Derdim 19 Mayıs'ın perdelenmesi, unutturulması değildi,
onu zaten Sevgili Erdem Erol tam zamanında ve çok da hoş bir üslupla yazdı;
İsmail Başaran da aynı konuyu kendine has tavrıyla işledi. Benim derdim
"19 Mayıs'ın inkarı ve unutturulması" değil, böyle bir niyeti ne
Sayın Bakan'a ne Sayın Başkan'a reva görürüm ne de ciddiye alırım. Çünkü 19
Mayıs ruhu "istiklali tam ve hakimiyet-i milliye" ruhudur, şimdiki
gençlerin anlayacağı kelimelerle söylemek gerekirse "tam bağımsızlık ve
milli egemenlik" ruhudur. Onu unutturmaya ve öldürmeye hiç kimsenin gücü yetmez,
velev ki isteyenler ve perde gerisinden yönetenler ABD ve AB bile olsa.
Benim derdim "Stadyum Samsun"
tamlamasındaki anlamsızlık ve Türkçe katliamı. Başkan Türkçeyi çok iyi bilen
çevrelere uzak değil, o çevrelerle arasında Kültür ve Sosyal İşler Daire
Başkanı Necmi Çamaş gibi bir önemli isim var. Sayın Çamaş OMÜ camiasını iyi
tanır, Türkçe dostlarıyla dostlukları vardır. Umarım en kısa zamanda ya Başkan
ister ya "durumdan vazife çıkartarak" kendiliğinden sorar ya da
OMÜ'deki Türkçe dostları yahut da hocaları başvuru beklemeden yanlışın üstüne
giderler de doğru Türkçeyle çok daha doğru ve çok daha anlamlı bir stadyum ismi
bulur ve kente kazandırırlar.
Başkan Yılmaz'ın daha önce isim konusunda iki
yanlıştan döndüğü biliniyor. Birisi şimdi "Bulvar AVM" denilen eski
sigara fabrikası binasının yerine verdiği "Reggie Alışveriş Merkezi"
adıydı. O zaman da yazmıştım "Reggie/Reji" denen kuruluşun bir
Düyun-u Umumiye kepazeliği olduğunu ve batılı alacaklılar/tefeciler adına Türk
köylüsünü ve hazinesini soyup soğana çevirdiğini; Reji kolcularının ellerinde
en az yirmi bin Müslüman Türk köylüsünün kanı bulunduğunu. Bir süre kaldı
tabela yerinde daha sonra indirildi, şimdilerde de tamamen unutuldu. Başkanın
dönmek erdemini gösterdiği bir diğeri yanlışı da adı son derece isabetli bir şekilde
"Kurtuluş Yolu" olarak değiştirilen Protokol Yolu yanlışıydı.
Anlattılar, ondan da döndü. Dönmediği bir yanlış var, Amisos Tepe; halbuki
oraya önerilen Bayrak Tepe ya da Bayrak Tepesi ne güzel ve de ne anlamlı.Umarım
ondan da bu "Stadyum Samsun" yanlışından da döner. Dönerse hem
kendisi, hem Samsun ve ama hepsinden de önemlisi Türkçe kazanır.
11.08.2011
/Osman KARA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder