Yazının da yolun da sonuna geldik. Atayolu’nda
yalanla başlayan yolculuk yanlışla bitiyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’dan
Havza’ya giderken Samsun Kadıköy’deki Pontuslu çetelerden korkarak yolunu
değiştirdiği söylemi, bir kuyruklu yalan, Havza Çeltek’teki bir un değirmeninde
saklandığı ya da Rauf Orbay’la gizlice buluştuğu bilgisi de bir büyük
yanlıştır.
Atatürk ne yolunu değiştirmiş ne de Rauf Orbay’la
söz konusu un değirmeninde buluşmuştur. Atatürk’ün yolunu değiştirdiğinin
birilerinin uydurmasının dışında ciddiye alınabilir hiçbir belgesi yoktur.
Atatürk’ün Hüseyin Rauf Orbay’la söz konusu değirmende buluşmadığının ise
tartışmasız birçok belgesi vardır.
Dünkü yazımız “Memleketin kurtuluşu için 15’inci
Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa Mustafa Kemal’i bir an önce Erzurum’a
beklemektedir. 20’inci Kolordu Komutanı Ali Fuat Cebesoy Paşa ise Mustafa Kemal
ile buluşmak üzere yanında ismi açıklanmayan misafiriyle birlikte sahte
kimliklerle ve kent merkezlerinden mümkün olduğu kadar uzak durarak Havza’ya gitmektedir.”
diye bitiyordu. 20’nci Kolordu Komutanı Ali Fuat Cebesoy’un yanındaki “ismi
açıklanmayan misafir” Hüseyin Rauf Orbay’dır.
Hamidiye Kahramanı olarak bilinen Hüseyin Rauf
Orbay daha Mustafa Kemal İstanbul’dan ayrılmadan onunla görüşen ve Anadolu’da
verilecek bir mücadele konusunda fikir ve karar birliği yapanlardan birisidir.
Mustafa Kemal’e Samsun’a hareketinden önce “vapurunun batırılacağı ihbarını”
veren de “dikkatli olmasını” söyleyen de odur.
Mustafa Kemal’den birkaç gün sonra o da İstanbul’dan
ayrılır, Bandırma üzerinden Anadolu’ya geçer, Balıkesir, Manisa, Alaşehir ve
Afyon’da çeşitli temaslardan sonra Ankara’ya Ali Fuat Cebesoy’un yanına gider.
Bir an önce Mustafa Kemal’le buluşmak arzusundadır. Yola beraber çıkarlar, bu
gizli bir yolculuktur. Sadece niyetleri ve hedefleri değildir gizli olan
kimliklerini de gizlerler. Önce Tosya-Osmancık- Merzifon güzergâhını izlerler
sonra güvenlik gerekçesiyle Sungurlu-Çorum-Merzifon güzergâhına yönelirler. Ve
ancak 18 Haziran akşamı Ali Fuat Cebesoy’un ifadesiyle “Havza’nın birkaç
kilometre cenubundaki değirmenlere muvasalat ederler” yani şimdilerde
Atatürk’le Rauf Orbay’ın “gizlice buluşup gecelediği” iddia edilen un
değirmenine ulaşırlar.
Ulaşmasına ulaşırlar da Mustafa Kemal Atatürk’le
buluşamazlar. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk “bazı zorunlu sebeplerle” 13 Haziran
günü Havza’yı terk ederek Amasya’ya geçmiştir. Ali Fuat Cebesoy ve Hüseyin Rauf
Orbay için yapacak bir şey yoktur. Ali Fuat Cebesoy hatıralarında “geceyi
değirmende geçirerek sabahleyin erkenden Amasya’ya müteveccihen yola çıktık”
der. Yine o hatırlarda anlatıldığına göre “Amasya’da başta Mustafa Kemal Paşa,
Amasyalıların candan tezahüratı” ile karşılanırlar. Ve iki gün sonra da
“Vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı tehlikededir. Milletin
bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” denilen Amasya
Genelgesi’ne birlikte imza atarlar.
Sonuç olarak şunu bir kere daha belirtmekte yarar
var: Atatürk Havza’dan 13 Haziran’da ayrılmış, Rauf Orbay ve Ali Fuat Cebesoy
Havza’ya 18 Haziran akşamı gelmişlerdir. Atatürk ile Rauf Bey Havza’da değil 19
Haziran günü Amasya’da buluşmuşlardır. Söz konusu değirmende buluşmaları,
görüşmeleri ve Milli Mücadele planları yapmaları zaman ve mekân olarak mümkün
değildir.
Bütün ciddi tarih kitapları ve kronolojiler bunu
böyle anlatır. Atatürk Nutuk’ta, Kazım Karabekir İstiklal Harbimiz, Ali Fuat
Cebesoy da Milli Mücadele Hatıraları adlı kitaplarda buluşmanın 19 Haziran’da
Amasya’da gerçekleştiğini belirtir. Tarihi yazanların, yazdığını iddia
edenlerin tarihi yapanlara sadık kalması bilim ahlakının ve insan olmanın ilk
ve en temel şartıdır. Tarihi saptırarak kamu kurumlarını ve dolayısıyla kamuyu
yanlış istikametlere yönlendirmek, birilerine bir şeyler kazandırsa da o kamu
kurumuna da topluma da çok şeyler kaybettirir. Samsun bunları hak etmiyor.
/Osman KARA
18 Kasım 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder