Önümde Ticaret ve Sanayi Odası'nca hazırlanan bir
rapor var: "2010 Samsun İktisadi Raporu" İçinde bu kentle ilgili
"ezber bozan" oldukça ilginç rakamlar yer alıyor. Zaman zaman
bakarım, yazarken de faydalanırım.Ezber bozan istatistiklerden biri de
"Ulaşım" alt başlıklı bölümde yer alıyor. Hep söylenenlerin aksine
Samsun kişi başına motorlu taşıt sayısında Türkiye ortalamasının oldukça
gerisinde. Üstelik son yıllarda bu makas daha da açılıyor. Yani birilerinin
pompalamaya çalıştığı ve hatta "yutturduğu" gibi işler yolunda değil.
Samsun otomobil sayısı bakımından 2009 yılı
itibariyle %1.30'luk pay ve toplam 92.222 otomobil ile 19. sırada yer alıyor.
Ancak bin kişi başına düşen özel otomobil sayısına bakılınca ahval birden
kötüleşiyor, 19'unculuktan 42'ciliğe geriliyoruz. Samsun'da bin kişi başına 74
araç düşüyor, Türkiye ortalaması ise 98 otomobil.Samsun'un ilk ona girdiği iki
istatistik var; birisi minibüs, diğeri de traktör sıralaması. 2009 itibariyle
10.710 minibüsümüz, 42.763 de traktörümüz var. Her ikisinde de Türkiye
6'ncısıyız.
2000- 2009 arasını kapsayan istatistiklerin ortaya
koyduğu iki acı gerçek daha var. Birisi Samsun'un ekonomisiyle ilgili, diğeri
de trafik kazalarıyla. Yıllar itibariyle hemen bütün motorlu araç sayısında
azalma var. Bu ekonomi üzerine sıkılan parlak nutuklara bir cevaptır diye
düşünüyorum.Kazalarla, hele de "ölümlü kazalarla" ilgili rakamlar
daha da acı ve mutlaka dikkat çekilmesi gereken rakamlar. Bu bölümü rapordan
olduğu gibi alıyorum:
"Samsun 2008 yılında trafik kazası sayısı
bakımından 1.898 kaza ve %1.82 pay ile 14'üncü sırada. Ölü sayısı bakımından
124 ölü ve %2. 93 pay ile 8'inci sırada, yaralı sayısı bakımından da 3.738
yaralı ve % 2.03 pay ile 13'üncü sırada yer almaktadır. Türkiye'de yaklaşık her
25 kazada 1 kişi hayatını kaybederken Samsun'da her 15 kazada 1 kişi hayatını
kaybetmektedir. Türkiye'de kaza başına 1.77 kişi yaralanırken Samsun'da bu
rakam 1.97'dir."
Bu rakamlar korkunç ve korkutucudur. İşin uzmanı
değilim, herhangi bir hüküm vermekten çok uzağım. Ama sormak ve sorgulamak
durumundayım: Niye ortalamanın çok üstünde kaza, yaralanma ve ölüm
gerçekleşiyor? Acaba sorun yollarımızda mı? Karanlık/kör ya da yanlış yapılmış
noktalar mı var, kazalara ve acılara yol açan? Eğer öyleyse bir an önce bu
karanlık/kör/yanlış yapılmış noktalara neşter vurmak zorundayız. Maliyeti ne
olursa olsun. Zira hiçbir maliyet bir insan canının bedeli olamaz.
19.10.2011
/Osman KARA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder