2015-2016 sanat sezonuna girerken Samsun hala
bırakın uluslararası ölçekte bir galeri salonuna sahip olmayı, daha kaybettiği
galerilerini geri kazanamadı. Eski Askeri Hastane deki Şimdi bir ayakkabı
firması olarak kullanılan galeri mesela... Gerek mevki olarak gerekse
sanatçıların makul bedel ödeyerek rahatça sergi açabildikleri bir mekândı. O
kapandıktan sonra açılan Bölge İdare Mahkemesi nin bodrum katındaki, Galeri
yapılmış eski zindanları bile arar olduk. Yeni AVM’lerin dükkân içlerini buna
mukabil gösterenler ya dalga geçiyor ya da bu işi gerçekten bilmiyorlar. Ulaşılabilir olması, Merkezde yer alması, Olabilecek
en ucuz tutarla kiralanabilir olması, Eserlerin makul ölçülerde sergilenmesine
müsait olması, En azından sosyolojisi gelişmekte olan şehirlerde önceliktir.
En ilgisiz insana bile görünebilir olması En
ilgisiz ayaklara bile gezdirilebilir mesafede olması oldukça önemlidir. Bilmemek
ayıp değil elbette ama bu konuda yetkinmiş gibi rahatça bilmişlik taslamak da
Samsun un makus talihi olsa gerek. Bir ressamın Bir heykeltıraşın Bir
karikatüristin Ya da fotoğraf sanatçısının Kendini ifade edebildikleri yegâne
mekân, galeri salonlarıdır. Eserlerini Sanatlarını orada halka açarlar. Orada
buldukları ya da bulacakları iltifatla marifetleri kovalarlar. Orada kendileri
olur, orada var olmanın ayrıcalığını yaşamak isterler.
Sanatçı kimlikler oralarda fark edilir. Diğerleriyle
aranda adeta galeri bir ülke sınırına dönüşür. Sanat, sanat eserleri ve sanatçı
konusunda maalesef öncelikli talepleri olan toplum değiliz. İnanç ve değerlerin
etkisinden daha çok ekonomik nedenler sorunun temel kaynağıdır. Öncelikli
ihtiyaçlar konusunda tatmin olmamış kitleler başka ilgi alanları oluşturamaz elbette.
Bu çerçevede sanat, sanat eserleri ve sanatçı olsa
da olur olmasa da olur mantığında bir ilgisizliği toplumumuzda çok rahat
gözlemleyebilmektesiniz. Buna politik duruşları sanatçı duruşunun önüne
geçmişleri eklediğinizde de karşılıklı bir tepkime, makûs talihin acı veren
haline dönüşmektedir. Kendinden uzakta adeta kendine aykırı bir konuşlanma öne
çıkmaktadır. Çoğu zaman düşmanlığa varan ayrışma ve ötekileştirme de. Hakarete
varan sosyal ayrışmalar vesaire vesaire…
Samsun’u; ulusal hatta uluslararası bir marka
yapmak gayreti içindeler olanlar, Samsun un sanat, sanat eseri ve sanatçı
konusunda ayrı ayrı öncelikli duyarlılıklar oluşturmak zorundadırlar. Sanatı,
sanat eserini ve sanatçıyı halka;halkı da onlara yakınlaştırmak başka kimin
görevi olabilir ki? Samsun un bir değil merkezde 3 galeri salonuna ihtiyacı
vardır. Ve en önemlisi uluslararası nitelikte özel bir galeri salonu olmaması,
Samsun için eksikliğin çok ötesindedir. Güzel günlere uyanın. Sağlıcakla kalın
efendim.
/Uğur DEDE
29.08.2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder