Samsun'da üretim yapan üreticilerimiz ürettikleri
ürünleri Dünyanın 124 ülkesine (2009 sonu itibariyle) ihraç ediyor, katma değer yaratıyorlar.Son
zamanlarda ihracat tutarlarımız düşse de ihracat gerçekleştirilen ülke
sayılarımız ve ürün miktarlarımız gitgide artıyor.Dış ticarette yelpazeyi
genişletme yolunda ciddi bir mesafe alan üreticilerimiz aynı performansı
maalesef Samsun'da gösteremiyorlar!...
Ürünlerin vatandaşlarımız ile başlıca buluşma
noktası olan marketlerin küresel yapıya bürünmüş olması, yüksek raf ve
reklâmasyon maliyetleri özlenen buluşmayı engelliyor.Zaman zaman
Samsun'da/Türkiye'de ürün ve hizmet üretmeye çalışmanın zorluklarını,
olumsuzluklarını(!) köşemden sizlere aktarmaya çalışıyorum.Bilgi toplumu
olamadan üretimde başarının ve rekabet üstünlüğünün yakalanmasının çok zor
olduğunu henüz görememiş ve en az üretim kadar önemli olan satış/pazarlamanın
varlığını kavrayamamış bizler…
Evet değerli okurlar, fazla detaya girmek
istemiyorum.
Zira yazının özünden uzaklaşmış oluyorum.Samsun
Ticaret ve Sanayi Odası hazırlığını altı aydan bu yana yürütmekte olduğu
"Samsun Üretiyor Dünya'da 113 Ülke Tüketiyor. Ya Biz?" kampanyasının
başlangıcını Cumartesi günü gerçekleştirdi.
Konusu "Samsun'da üretilen ürünlerin Samsunlu
vatandaşlarımıza tanıtımı ve onlarla buluşturulması" olan kampanyaya tüm
üreticilerimizin, yöneticilerimizin, bürokrasimizin ve vatandaşlarımızın katkı
koyması gerekiyor. Sevgili köşe yazarı Erdem EROL arkadaşımın da belirttiği
üzere özünde bir nevi "Yerli Malı Haftası", "Made in
Gaziantep" ile örtüşen bir çalışma olan bu kampanyanın başarılı olabilmesi
sadece STSO Yönetimine değil tüm Samsunlulara bağlı.
Kampanyanın uzun soluklu yürütülmesi, dönem dönem
kamuoyunda gündeme getirilmesi, sosyal ve kültürel aktiviteler ile
desteklenerek hedef kitleye ulaşabilmesini önemsiyorum. Yerelden globale
açılabileceği gerçeğini görebilmiş, üreticisiyle tüketicisiyle, yöneticisiyle
gelişmiş bir Samsun hedefinde bir bütün olmayı başarabilmiş bir Samsun ve
Türkiye temennisi ile.
Sevgi ve saygı ile…
25.02.2010
/Kadir GÜRKAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder