Samsun ile ilgili söylemleri olan bir sivil toplum kuruluşunun başında ki bir insan olarak, kent gündemini çok iyi tutmak zorunda olduğumu düşünüyorum. Bu nedenle de işyerime her gün yedi adet yerel gazete alıyorum. Gerçi bunların bir kısmı, muhabir çalıştıramadıkları ve haber ajanslarının haberlerini aynen kullandıkları için, çoğu haberi virgülüne kadar aynen veriyorlar. Ancak hemen hepsinde Samsun ile önemli yorumları olan köşe yazarları bulunduğu için, benim gibi takip edenler açısından çok önemli olan bilgi akışı sağlanabiliyor. Çok büyük özveri ile yerel gazete çıkaran dostlarımı ve bu gazetelere hayat veren basın emekçilerini, köşe yazarlarını, Samsun gündemini bizlere anında ulaştırdıkları için gönülden kutluyorum.
Bu kentte yaşamaktan her şeye rağmen mutlu olabilen bir insan olarak istiyorum ki, bizden sonraki kuşaklar çok daha iyi koşullarda yaşasın ve bu kentten işsizlik sonucu uzaklaşmak zorunda kalmasın. Ne var ki, bunun sadece benim gibi birkaç kişinin özverili çabası ile mümkün olmadığını da görüyorum. Ama umudumu hiç yitirmedim. En azından bu konuda her türlü zorluğa ve baskıya rağmen direnen bizim gibilere destek veren, onurlu gazeteciler ve işbirliği yaptığımız sivil toplum kuruluşu yöneticileri var. Biliyorum ki, bir gün Samsun kabuğunu çatlatıp sahip olduğu tarihi ve coğrafi olanakları ile gerçek ve hak ettiği konuma gelecektir. İşte o zaman inanıyorum ki, bu ortamı sağlamak için kendilerini riske sokmak uğruna da olsa, Samsunluluk inancına ihanet etmeyen sayısı az bu insanların değeri anlaşılacaktır.
Birinci Sayfa Başlıkları
Samsun’da neler oluyor diye merak mı ediyorsunuz? Gelin yerel gazetelerin son bir hafta ki birinci ve son sayfalarında bir gezinti yapalım. Yorumunu siz yapın. Sonra da bu konuda söylediklerimize tepki koyanlar ne kadar haklı? Ona da siz karar veriniz.
•Bir milletvekilimiz “Vali ve Samsun Ticaret Odası Başkanı’na çağrıda bulunarak, termik ve mobil santrallere karşı çıkaranları bir gezi programı ile Avrupa’ya götürsünler” demiş.. Neden daha yakında ki Yatağan veya Afşin-Elbistan değil? Tekkeköy Mitingin de bu santrallerden hesap soracaklarını haykıranların bu santrallere olan desteği neden? İşsizlik sorunu için desen, çalışan işçi sayısı benim mütevazı işyerimde ki kadar. Ne kadarının da Samsun’lu olduğu meçhul.
•Bir başka başlık; “ Tersaneye Tekkeköy’de mendirek, Terme’de faaliyet, 19 Mayıs’ta hareket. Hayırlı olsun”. Mobil Santrallere verilen destek, yerel seçimler de söylendiği kadar olmasa da işsizlik sorununa çare olabilecek Samsun Tersanesi’ne verilseydi, yılan hikâyesine dönen tersane biterdi.
•İktidarın Merkez İlçe Başkanı Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz başarısını AKP’ye borçlu dedi.. Daha başarılı olmak için AKP’ye geçmedi mi?
•Öğretmene bıçaklı saldırı..
•Kanlı gece de silahlar konuştu. Bir genç hayatını kaybetti.. Sanki kansız, olaysız gün varmış gibi..
•Samsun’da 55 kod adlı büyük bir operasyon daha. Sanırsınız burası Samsun değil bir zamanların Sicilya’sı.
•DSP Genel Başkan Yardımcısı Ballıca Tekel işçilerini ziyaret ederek, “bunların dini, imanı yok” dedi. Her şeyi din eksenli olan insanlara yapılan ne büyük bir ayıp !
•Mehmetçikler ülkemiz için savaşırken ve can verirken küfürname “RECEP İVEDİK” filmine girebilmek için genci yaşlısı, türbanlısı başı açığı Mecidiye Caddesine taşan kuyruklar oluşturdu. Bu insanlar sanki bir başka ülkenin insanlarıydı.
•Özgürlükleri savunan iktidar partisinin toplantısında gençlik kolları başkanı sansürlendi… Hayret!
•Ana Muhalefet Partisi Milletvekili Suat Binici “Bunların amacı Gazi adını silmek “ dedi. Bu iki beldenin harmanlanmasının asıl amacını göremeyenler için bundan başka kolaycı söylem de olamazdı.
•Gazi Belediye Başkanı Süleyman Kaldırım “ birleşme sonucu yeni ilçenin adı GAZİ olmalıydı” dedi. O zaman bir taşla iki kuş nasıl vurulacaktı?
•KALEYİ ALDIK… Neyse ki, sözü ile geçen bir iktidar milletvekili gerekli ve asıl amacı açıklayan cevabı yetiştirdi.
•Yanlıştan dön Başkan. Tarihi Samsun Tekel Sigara Fabrikasının Cumhuriyet Meydanına bakan otopark alanına L şeklinde bir yapı kondurulmasına onay veren Büyükşehir Belediye Meclisi kararına, tepki gösteren kendi alt belediye başkanları ve parti yönetiminden çağrı.
•Türkiye Şoför ve Otomobilciler Federasyonu Başkanı (TŞOF) “ esnaf borç batağında” dedi. Başkan, biraz daha yüksek sesle söyle, duyulmuyor.
•İstifa tehdidi AKP İl yönetimini çark ettirdi. Parti üyeleri arasında yapılan ayırımın beklenen sonucu...
•İlçe isyanı. Atakent, Kurupelit, Altınkum, Çatalçam ve Taflan Belediye Başkanları ATAKUM İlçesine bağlanmayı kabul etmiyor.
•Üniversitelerin açıldığı gün türbanlı öğrenci ile imam babası karakolluk oldu.
•AKP’li bir ilçe başkanı esnafı dövdü…
•İl Genel Meclisinde okullarda toplanan bağış kavgası…
•Bir Samsun milletvekilinden TBMM de büyük iddia. “Samsun dünya kenti olma yolunda hızla ilerliyor”. Umarım genç milletvekilimizin herkesi mutlu edecek rüyası çıkar…
•Aynı milletvekilimiz, “sanayi yatırımları için en iyi adres Samsun’dur”. Demiş. Umarız duyan olmuştur.
•Yeni ilçelerin oluşturulmasına yönelik kanun TBMM ‘de karara bağlanırken Samsun’un bir köyü unutularak hiçbir ilçeye bağlanmadı. Anlayacağınız bu köy artık Türkiye haritasında yer almayacak.
Ve Son Sayfa Başlıkları
•Samsunspor’da şok istifalar. İstifa ede ede yönetim bitmedi ama Samsunspor bitmek üzere…
•Canlı yayında Samsunspor’a yardım kampanyası fiyasko ile sonuçlandı. Anlaşılan önceki kampanyalardan ders alınmamıştı.
•Bolu maçı sonrası bir başlık; “Adım adım kâbus” .
•Sinan ve Kenan kadro dışı. Sanırsınız Samsunspor’da adam fazlalığı ve kadro şişkinliği var…
•Kulüp merkezinde görev yapan çok sayıda görevli kapının önüne kondu. Anlaşılan ekonomik çıkmazın faturası yıllardır Samsunspor’a karın tokluğuna hizmet veren personele çıkmıştı.
Bu haberler Samsun’da yayınlanan günlük gazetelerin sadece ilk ve son sayfalarından alınmıştır. Bu kentte hiç mi güzel şey olmuyor diyenlere haksızlık etmek istemiyorum ama onların sayısı olumsuz haberler yanında o kadar az ki. Sevindirici haberlerin çoğu da, kaybedilen eşeğin bulunmasında ki sevince benziyor.
Bu kent sahip olduğu çok büyük olanaklara rağmen, işsiz sayısı ile Türkiye ortalamasının çok üzerinde yer alıyorsa,
Bu kentte hemen her gün kanlı bir olay oluyorsa,
Bu kent değişik kod adlı operasyonlarla Türkiye gündemine oturuyorsa,
Kenti yönetmeye talip olanlar sokak ortasında dövüşüyorsa,
Bu kent hiçbir ilin sınırları içersine sokmadığı kirli yatırımların merkezi haline getirilmeye çalışılıyor ve siyasetçileri bunların avukatlığına soyunuyorsa,
Altısı iktidar, üçü muhalefet olmak üzere dokuz milletvekiline rağmen, iki üç milletvekili ile tuttuğunu koparan iller kadar hükümet üzerinde etkili olunamıyorsa,
İşi bilen Samsun sevdalısı insanları küstürerek, Samsunspor’u yönetmeye kalkışanlar, Samsun’un en önemli markasını süper ligden düşürdükten sonra, bir sürü de karmaşık olaya bulaştırıyorlarsa,
Ortada bıraktıkları o Samsunspor, ortada kalmasın diye taşın altına elini sokan bir avuç insanı da önüne katarak, sonu belirsiz bir karanlığa sürükleniyorsa,
Otuz yıldır cek, caktan başka bir iş yapmayan siyasetçilere mahkûm olunmuşsa, kentlilik bilinci ile bunları nasıl görmezden geleceğiz? Bunları görüyor ve düzeltilsin diye konuşanları, “karamsar tablolar çiziyorlar” suçlaması ile kendi açıklarını kapatmaya çalışanları hala haklı görenler varsa, onları alkışlamaya devam etsinler.
Yaşadıkları bu kent için sıkıntıya girmeyi göze alamayanlar, varsın siyasetin dışında kalmayı sürdürsünler. Ama hiç kimse, çocuğuna iş bulamamaktan ve siyasetçilerin elini, eteğini öpmekten şikâyetçi olmasın. Sonuç mu? Onu da ünlü düşünür ARİSTO asırlar önce söylemiş; “SİYASETLE UĞRAŞMAK İSTEMEYENLERİ BEKLEYEN SON, CAHİLLER TARAFINDAN YÖNETİLMEKTİR”.
İyi haftalar.
/ Sadi SUBAŞI
10 Mart 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder